Giriş
(13)

Almanya'ya göçün geçmişi ve bugünü

les yeux blanches
Selamlar dostlarUzun zamandır aklımı kurcalayan bir durum var.Zamanında Almanya bize kapılarını açtığında giden tayfa genelde Anadolu'da yaşayan işsiz, vasıfsız kişilerdi. Tuzu kuru olan, işi olan kimse gitmek istemiyordu. Doktorları söylemiyorum bile, akıllarından bile gecmiyordu gitmek sanırım.Fak
Selamlar dostlar

Uzun zamandır aklımı kurcalayan bir durum var.
Zamanında Almanya bize kapılarını açtığında giden tayfa genelde Anadolu'da yaşayan işsiz, vasıfsız kişilerdi. Tuzu kuru olan, işi olan kimse gitmek istemiyordu. Doktorları söylemiyorum bile, akıllarından bile gecmiyordu gitmek sanırım.

Fakat şimdi görüyoruz ki herkes kaçmak istiyor memleketten, en okumuş en başarılı kişiler bile?
Almanya geçmişteki gibi kapılarını açsa memlekette insan kalmaz.

Bu neden böyle oldu?
O yıllarda sanki ülkenin durumu şimdiye göre çok daha mı iyiydi?
Şimdi o kadar berbat durumda miyiz cidden?
0
les yeux blanches
(17.06.23)
Uçakla üç saatte ailenin yanındasin.
Canin isterse ara, konuş.
Sürekli haber alabilirsin.
Türk marketi, türk konsolosluğu vs var hepsi.
Yani bir insanın Avrupa'da yapabilmesi o yıllara göre çok çok çok daha kolay.
E bu noktada sosyal medya ile insanlarin güzel yaşadığını, mutlu olduğunu görüp Türkiye'de 3te biri maaş alıp aynı şeylere 3 katı vermek çoğu insana koyuyor, o yüzden gitmek isteyen daha fazla.

Ama su ani birak o yillaria 20 sene öncesi ile bile kiyaslamak zor, çok hızlı gelişiyor her şey, o zaman çok süperdi şimdi çok kötüydü denemez ama insanlarin haberi yoktu denilebilir.
0
logisticsmanager
(17.06.23)
Doğrusu bu gidişin tersine dönmesi söz konusu. Ne zaman olur net bir şey söylenmez tabi. Bu yönde bazı emarelerden de bahsediliyor yorumlarda.
En etkili sebepler arasında Türkiye'nin biraz daha dış siyasette etkili olması bir de Avrupa'nın ekonomik olarak zora girmesi.

Rusya Savaşı'nda bile yaptırım resmen var ama fiiliyatta ise yok mesela. Çünkü enerji konusunda Avrupa Rusya'ya bağımlı.

Gidenlerin genel kısmı ekonomi ve siyasi anlayışına göre hareket ediyor. Evet, ekonomi bizde de çok iyi değil tabi. Bu kesin.

Bir de internetle birlikte dünyanın küçülmesi söz konusu ve herkes dünyanın bir diğer yerlerinden haberdar olması hususu var.
0
diyecevaplandı
(17.06.23)
logistic'e katiliyorum. o zamanlar kaybedecek hic bir seyi olmayanlar gidiyordu. gitmekten baska hic bir caresi olmayanlar. almanya icin aci vatan yakistirmasi yapilmis o zamanlar. Gidince neyle karsilasilacagi mechul. ne buyuk trajediler yasamis gidenler. orada kimse kopek yerine bile koymamis.

bi film seyretmistim. ismi sanirim otobus idi. 70lerde almanya'ya giden turklerin yasadiklarini butun ciplakligiyla anlatiyordu film. bu kadari da olmaz dedirten hepsi yasanmis manzaralar.

simdiyse ise memleketle, aile ile her turlu iletisim kurmak mumkun. ulasim cok kolay. cok zorlanirsan donmek her zaman kolay. arada cok buyuk fark var. su an ekonomik sikinti varsa o zaman kelimenin tek anlamaiyla kitlik vardi. demek istedigim o zamanin sartlari cok daha zordu. tabi vasifsizlar icin. doktor, muhendis o zamanlar lorddu memlekette. simdi kiymeti olmadigi gibi keyfine mensuplarini dovebilecegin meslekler oldular.
0
Kirmizibavul
(17.06.23)
bence bugünkü göç isteğinin tek nedeni insanların internetten avrupa'daki yaşamı az çok görebiliyor oluşu.

türkiye'deki her bireyin müreffeh bir ülkede 6 ay yaşama imkanı olmuş olsa hükümeti 10 kere devirirlerdi. insanlar yüksek alım gücünün nasıl bir şey olduğunu bilmiyor. bilenler de azınlıkta olduğu için sesleri çıkmıyor pek.
0
bohr atom modeli
(17.06.23)
tuzu kuru olanlar yine gitmek istemiyor. Çok başarılı birkaç doktor tanıdığım düşündüler ama Türkiye'de kalmak daha cazip geldi. Ekşiduyuruda da özellikle maddi durum açısından bakanlar gitmekten vazgeçiyor.

Fakat maddi durumu çok iyi olanlar bile "gelecekten umutları olmadığı için" (özellikle çocuklu olanlar) gitmeyi düşünebiliyor. Bence o eski göç zamanında okumuşların umudu vardı ki gerçekten çoğu çok iyi yerlere gelip iyi hayatlar yaşadılar. Bu git gide çok kötüleşti. 80'de doğanla 90'da doğanın hatta 2000'de doğup şimdi iş dünyasına atılanın şartlarına bak, git gide alım gücü ve ülkenin kültürel durumu kötüye gitti. Fakat dünyada da çok farklı değil Amerikanlar veya Avrupalılar da şikayet ediyor.

Ben global bir kavimler göçü yaşadığımıza inanıyorum. Kitaplarda okuduğumuz şey şu an oluyor, iklim göçleri vs de buna eklenecek ileride tarih kitaplarında bunları anlatacaklar. İnternet sayesinde herkes her yeri görüyor. ABD'den sıkılıp gelip Türkiye'de keyifle yaşayan da var. Buradan bıkıp Avrupaya gitmeye çalışan da. Tam tersi Avrupa'dan yakınıp (Almanya İngiltere vs.) ABD'ye göçmek lazım diyen Avrupa gençliği de var. Keşke herkes kendine göre olduğunu düşündüğü yere gidip şansını deneyebilse.
0
nhk ni youkosu
(17.06.23)
şimdilerde almanya'ya gitmekle 50'lerde 60'larda gitmek çok farklı.

yol bilmiyorsun, iz bilmiyorsun. beyaz yaka değilsin, amelelik yapmaya gidiyorsun. tek kelime almancan yok. google translate, google maps yok. alman halkı sana alışkın değil, sana bizim surilere baktığımız gibi bakıyorlar. anca gettolarda ev veriyorlar. kısacası bok gibi şartlarda yaşamaya gidiyorsun. çünkü ülkende öyle tutturamamışsın ki almanya kötünün iyisi gibi geliyor. bu yüzden bu gastarbeiter tayfası genellikle türkiye'de bir baltaya sahip olamamış şehirliler ve fakir fukara köylülerden oluşuyor. halihazırda mesleği olan, hali vakti yerinde biri durduk yere neden huzurunu bozup başka ülkede ikinci sınıf insan muamelesi görmeye gitsin? bunun için gerçekten de çaresiz olmak gerek.

günümüzde yurt dışına taşınan kesim eğitimsiz kas gücü işçileri değil, eğitimli beyaz yakalılar. çünkü batı ülkelerinin onlara ihtiyacı var. kas gücü ihtiyacı azaldı ve ülkendeki nüfus buna yetiyorken başka ülkeden kas gücü transfer etmenin ekonomik olarak artısı kalmadı.

ayrıca internetin etkisiyle farkındalık arttı. dünya küçülünce gurbet kavramı ortadan kalktı. ülkede devlete küskün on milyonlarca insan var, kendilerine daha demokratik ve adil bir ülkede yaşamayı layık görüyorlar. saysan bunun gibi onlarca neden sayabilirsin.
0
sir gawain
(18.06.23)
İnternet çağının etkisi büyük. Ek olarak bence O zamanlarda doktor akademisyen olmak daha nitelikli ve idealistti. Ve fazla olmamaları nedeniyle “siz çok kıymetlisiniz” şeklinde el üstünde tutuluyorlardı ve kalbur üstü yaşıyorlardı.
Mesela şu an inşaat müh.leri asgariye çalışıyor ama eski mühendislerden fakir olanı görmedim. Eğitime ulaşım zor olduğu için bu adamlar kalbur üstü yaşıyordu. Şimdi bu adamlar nasıl gidip basit işlerde çalışsın? Zira almanyaya alınan hedef kitle çoğunlukla vasıfsız işleri yapacak adam eksikliği. Zira mühendisin, doktorun en kalifiyesini zaten yetiştiriyırlar.
0
Unde bach canim
(18.06.23)
"burada yaşanmaz ağbii" muhabbeti maalesef ülkede virüs gibi yayıldı internet üstünden. buradan gitmek isteyen çoğu kişinin enine boyuna bu konunun artılarını eksilerini adam akıllı düşünmediğini, o ülkeleri sanki cennetmiş gibi kafasında idealize ettiği ve burayı da olmadığı kadar cehennemleştirdiğini görüyorum internette. tabii ki o gidilmek istenen ülkeler bizden ekonomik ve de sosyal açıdan oldukça ilerde o ayrı ama sürü psikolojisi oldu artık "buradan gitmek" kimse oturup gerçekten artısını eksisini düşünmüyor dediğim gibi. gidişin artılarının eksilerinden fazla olduğu insan sayısı gitmek isteyen sayısından çok daha az aslında.

ülke insanımız çok duygusal dolayısıyla overreactionda üstümüze yok. evet ülke kötüye gidiyor ve ekonomik anlamda belli olmaz ama sosyal/toplumsal açıdan bu iktidar olduğu sürece daha da kötüye gitme ihtimali yüksek. ancak hemen yok şeriat geliyor, yok son seçimdi falan muhabbetlerini ciddi ciddi yapanlar var. yavaş gelsin şeriat ya 25 milyon muhalifi geçiyorum malum parti seçmeni içinde bile çok küçük, marjinal bir kesim o kadar ileri gitmeyi düşünür. bizim yaşam süremizde o kadar geriye gidilmeyeceği kesin yani. ama işte toplum psikolojisi bozuldu. 17 yaşında çocuk erasmusla gittiği avrupa'da iltica talebi bulunmuş mesela yani buradan ölçmek lazım durumu. iltica dediğin şey çaresizlerin son kurşunu gibi bir şey sen daha lise öğrencisisin erasmus falan yapacak kadar da bir başarın var, belki de ülkenin kaymak tabakasından olacaksın ilerde ama ona rağmen kendini insanlığın en alt en zavallı sınıfına atabiliyorsun bir anda. garip gerçekten bu toplumsal histeri hali.
0
semaforo de medianoche
(18.06.23)
Bu arada benim bahsettigim otobus isimli film 1974 yapimi ve almanya degil, isvec-stoxkholmde geciyormus.

Thetruenorth'un sonraki yazaklarini merakla bekliyorum.
0
Kirmizibavul
(18.06.23)
Herkese değerli yorumları için çok teşekkürler
0
🌸les yeux blanches
(18.06.23)
"...ailesini, cocuklarini arkalarinda birakip, mecburiyetten ve 2 sene kalmak, calisip para biriktirmek icin gidiyordu. Yukarida yazildigi gibi kaybedecek bir seyi olmadiklarindan degil."

iyi de geçinebilen/hali vakti yerinde biri ailesini bırakıp gider mi? Kaybedecek şeyden kastedilene göre değişir tabii ama Türkiye'de hayatını düzgün idame ettiremiyor ki gidip para biriktirip dönmek istemiş. Yani gidiş sebebi zaten doğduğu ülkede iyi bir yere gelememesi "giderse kaybedeceği" bir işi varlığı olmaması. Giderse daha çoğunu elde etmeyi bekliyor.

Şimdiki durumu değerlendirmenizi bekliyorum, bence yine fakirleşen ve orta sınıf olmaktan çıkanlar göç etmek istiyor. Eskiden direkt fakir olan giderken şimdi büyük hayallerle üniversite bitirip fakirleşen gitmek istiyor tabii öyle bir fark var. Eskiden gidenler dönmek isteyerek gitmişken şimdikiler bir daha Türkiyeyle pek muhatap olmak istemiyor küsmüş vaziyetteler. Türkiye batıdan uzaklaştığı için böyle olduğunu düşünüyorum ama bir yandan da ekonomi iyi olsa çoğu kişinin bunu umursamayacağını düşünüyorum.
0
nhk ni youkosu
(18.06.23)
hocam sen tr de degilsin sanirim
0
abi bi dizi buldum on numara
(18.06.23)
sir gawain soyle demis "günümüzde yurt dışına taşınan kesim eğitimsiz kas gücü işçileri değil, eğitimli beyaz yakalılar. çünkü batı ülkelerinin onlara ihtiyacı var. kas gücü ihtiyacı azaldı ve ülkendeki nüfus buna yetiyorken başka ülkeden kas gücü transfer etmenin ekonomik olarak artısı kalmadı."

malesef buna o kadar katilmiyorum ki....

adamlar sadece bahcesinde tavuk falan beslemeye kalkmayacak, oturup kalkmasini bilen, az da olsa yabanci dil bilen, bilgisayara asina, tekniker falan olarak da kullanabilecekleri egitimli mavi yaka pesindeler. mesela bizde mimarlik egitimi almis olan adam oraya gidip cizim elemani oluyor. ayni sekilde doktorlar hemsirelik falan yapiyor, ornekler cogaltilabilir.

meslegini yapip hakettigi konuma gelenler vardir elbette, ama yuzdeye vurunca pek elle tutulur bir rakam cikacagini sanmiyorum.
0
cooperr
(18.06.23)
(18)

Çocuğunuzu sünnet ettirir misiniz ?

kimlanbu
5 yaşına geldi kiyamiyorum, yaptirmasam mi. Annesi ile tartışıyoruz. Ben onun çükü kendi karar versin diyorum, bu konuda cok mu haksızım?
5 yaşına geldi kiyamiyorum, yaptirmasam mi. Annesi ile tartışıyoruz. Ben onun çükü kendi karar versin diyorum, bu konuda cok mu haksızım?
0
kimlanbu
(17.06.23)
Ben olsam yaptırmazdım. Tamam geri dönüşü olmayan bir şey olduğu için bizde hijyen mijyen diye iç rahatlatılıyor ancak tarafsız makaleler büyük oranda yaptırılmamalı diyor. Kadın sünneti ne kadar yanlışsa bu da o kadar yanlış. Sebeplerini söylemeye gerek yok.
0
ruhen hastayim ben
(17.06.23)
Tabiki, hem olması gereken hem de kendi karar versin ne demek, 18’ine gelince mi yaptıracak.
Ayrıca Allah hayırlı ömürler versin de kimin nerede öleceği belli değil, dini açıdan ölümde buna göre muamele ediliyor trde diye biliyorum, dini açıdan müslümansa o da bir sorun.
0
epitaf
(17.06.23)
çocuğunu sünnet ettirmek istemeyen arkadaşımın çocuğu ilkokula başlayınca çevresinden arkadaşlarından gördüğü için sünnet olmak istedi haftasonu sünneti var, gerçekten kültürel olarak da karşı çıkması zor bir durum

geri dönüşü olmayan bir müdahale +1
hijyenik olduğu kısmı da geçersiz bu çağda gün aşırı duş alıyoruz ya da musluğumuzdan istediğimiz zaman su akıyor, erkek organı temizliği kolay bir organ

gözümüz de enfeksiyonlara açık bir organ fakat gidip önlem olarak sakatlamıyoruz günlük temizliğimizi yapıp buna rağmen enfeksiyon kaparsa tedavi oluyoruz geçiyor

eğer çocuk ilkokulda çevresinden görüp isterse 5. sınıftan sonra yaptıracaz diye ötelerim, zamanı geldiğinde de açık açık konuşurum

babam da ateist adamdı niye yaptırdıysa
0
freebird5406_2
(17.06.23)
vücuda o kadar büyük bir negatif etkisi olduğunu sanmıyorum. bazı şeyler şehir efsanesi. abd'de de sünnet mahalle baskısı olmamasına rağmen çok yaygın bir olay.

"In the United States, newborn circumcision is an elective procedure. The National Center for Health Statistics estimates that about 64 percent of newborn boys undergo circumcision."
www.childrenshospital.org

kararı verirken sosyal olarak dışlanma ya da ezik hissetme boyutunu da değerlendirmek lazım. çocuklar arasında bir erkek olma sembolü gibi bu türkiye'de. bazı konularda sürüden ayrılmamak iyidir.
0
bohr atom modeli
(17.06.23)
duyuru tarihinin garip bir şekilde en çok sorulan sorusu olabilir. Neye karar verirsiniz bilmem ama eğer yaptırtmamaya karar verirseniz bir şekilde çocuğun bu durumu bilmesi gerekir. Çünkü arkadaşlarından ayrışması durumu, farklı etkiler de bırakabilir.
0
sparkle kiddle
(17.06.23)
Günümüzde hiçbir sorun olmaz. Eskiden sünnet düğünü yaptırmak ve komşu, akraba, arkadaş çağırma modası vardı. Bunun bir baskısı oluyordu. Artık bunlar çağ dışı kaldı. Şuan olsa ben kendim olmak istemezdim. Ne gereği var
0
socially awkward
(17.06.23)
Ben ileride çocuğum olursa yaptırmamayı düşünüyorum. Dehşet bir aile ve çevre baskısı var bu konuda milletin üzerinde. Müslüman ya da musevi olmadığı halde çocuklarını sünnet ettiren arkadaşlarım var. Kimisi sağlık hurafeleri kimisi de aile baskısı yüzünden. Karı-koca ateist olup dini nikah kıyan arkadaşlarım da oldu mesela. Üstüne bir de olay dini ritüelden ziyade bir kutlama, büyüme, partiler vs. diye aktarıldığı için küçük çocuklar tabii ki bir hevesle istiyor. Ben hevesli değildim ama kesinlikle karşı da değildim. Şimdiki aklımla bana o gün sorsalar istemezdim.

Bu sağlık konusu da komedi. Gören de sanacak ki şu an inanç dayatması olmadığı için ya da İbrahim toplumlarında olmadığı için sünnet olmayan milyarlarca insan ürolojiden çıkamadı ve sürekli iltihaplı gezdi. Tabii ki belirli sağlık durumlarda ihtimal var ama kesin olacak bir şey değil. Apadisi de aldırıyor musunuz henüz 5 yaşındayken, "ya ileride hastalanırsa" diye?
0
nawar
(17.06.23)
Dünyaya gelmesi için çocuğa baştan soru sormadık. Sünnet için de sormak olmaz. Dini kaynaklarda şu ana kadar okuduğum kadarıyla tek sünnet yapılmama nedeni ise, eğer yaşlı kimse dayanamayacak olursa (sünnet) terkedilir" diyordu.

İnanç husus burada önemli ve anne babanın görevleri arasındadır bu.
0
diyecevaplandı
(17.06.23)
Dinle alakam yok ama toplum baskısı benim de kafama takılıyor.
0
🌸kimlanbu
(17.06.23)
sunnet benim icin ciddi travmaydi o yuzden cocuga pek yaptirmak istemedim. ustune bir de cocuk yurtdisinda dogdugu ve orada yasama olasiligi sifira yakin oldugu icin yaptirmama karari aldik.

ama turkiye'de olsaydim dogar dogmaz hallettirirdim, turkiye'de yasayan bir adamin muslumansa eger sunnetsiz olmasi ilerde sikinti yaratabilir.
0
cooperr
(17.06.23)
Hayır.
0
burka
(17.06.23)
Çocuğun parmağını kesmekten hiç bir farkı yok, tıbbi hiç bir faydası yok kaynak için: Evrim ağacından bakabilirsiniz.

çocuğumun bir parçasını kültür baskısıyla değil yer yarılıp bin yıl içine geçse yine kestirmem ne inanç, ne ideoloji nede kültür için çocuğumun tek bir kılına dokunmayı bile aklıma getiremem. Karar sizin.
0
babafingo
(17.06.23)
"kim ne der" baskılarına anne babası olarak sizin hazır olmanız, çocuğunuzun da arkadaşları tarafından dalga geçilmeye hazır olacağı anlamına gelmiyor. Hangi profilde bir aileden geliyorsa gelsin, çocuklar acımasızdır. Mutlaka dışlayanlar dalga geçenler olur.
0
beyfendi
(17.06.23)
Ettiririm tabikide hem sağlık hem dini açıdan ettirilmeli.
0
yalniz kizkulesi
(17.06.23)
Kişisel görüşüm yaptırmamak olurdu çünkü dinsizim ama en büyük çekincem, çocuğun büyüyünce yaşayacağı ikili ilişkilerde sıkıntı yaşaması olur herhalde. Toplumumuzdaki kadınlar, ne kadar açık görüşlü olursa olsun, sünnetsiz erkeği tuhaf bulabilir gibi geliyor bana. Belki bir doktora danışabilirsiniz, 18 yaş civarı sünnet olmak çok zorlu bir operasyon muymuş? Aklı baliğ olduğunda kendi karar verip operasyon geçirebilir sonuçta.
0
inawen
(17.06.23)
Bugünkü aklım olsaydı ettirmezdim.
Çünkü, tıbbi bir zorunluluk olmaksızın ve izinsiz olarak çocuğun vücut bütünlüğüne zarar veriliyor.
O zamanlar oğlumun yakın bir arkadaşı sünnet oluyordu ve "sağlık için" gerekçesiyle o da oldu. Bu işi ticarete dökmüş çocuk cerrahı eline "erkeklik sertifikası"nı tutuşturdu ancak bizimki dönüp bakmadı bile.
Doğrusu, biz de sağlık için gerekli sanıyorduk. Dinle minle ilgisi yok. Zaten dinde de zorunlu değil. Musevilikten geçme bir adet.
Hâlâ neden yaptırdık diye kahrolurum. Sonra da, biraz fimozis vardı diye kendimi rahatlatmaya çalışırım.
Sünnet hakkında çok şey okudum sonradan ve yaptırmazdım.
0
pro9it9is9
(18.06.23)
penil derinin ozellikle nemli kalmasi ve oradaki dokunun sagligini koruyabilmesi icin organ oyle evrimlesmis. o deri fazlaligini kesince, artik korunmasiz oluyor. bir sure sonra orada daha mulayim bi deri olmasi gerekirken zamanla kalinlasiyor ve hissizlesiyor vb.

eskiden gerekli hijyen sartlari saglanamadigindan ve/veya belirli bakteri,virus, manter turleri o kesede bir sekilde hapsoldugundan nemli ortam dolayisiyla da kolay cogalabiliyorlar.

genel gorusler boyle. ben de olsam yaptırmazdım fakat toplumun gittigi yone gore ileride daha da buyuk sosyal sorunlar cikarabilir gibi.
0
kobretti
(18.06.23)
Kız çocuklarının genital mutilasyonu barbarlık, çağdışı, cehalet ve rezaletken (ki öyle) oğlan çocuklarının sünnet ettirilmesinin hâlâ bu kadar normal görülmesini ve "gelenek, âdet" diye açıklanmasını aklım almıyor.

www.unicef.org
0
kobuzchu kiz
(18.06.23)
(12)

Tarantino mu Nolan mı Scorsese mi Spielberg mi ?

sassot
Hangisinin filmlerini daha çok beğeniyorsunuz?Scorsese filmlerini daha çok seviyorum aksiyon mafya filmleri daha çok sarıyor.
Hangisinin filmlerini daha çok beğeniyorsunuz?

Scorsese filmlerini daha çok seviyorum aksiyon mafya filmleri daha çok sarıyor.
0
sassot
(16.06.23)
Bunların arasında nolan derim. İçlerinde rn az sevdiğim tarantino galiba
0
yazdonumu
(17.06.23)
hepsinin olayı farklı ya ridley scott da bunların arasına girer

Scorcese dediğin gibi amerikayı anlatmayı seviyor, maskülen hikayeler anlatıyor
Tarantino gerçeği eğip büküp yeni postmodern bir ambalajla gerçekmiş gibi sunuyor
Nolan ın zaman takıntısı ve prodüksiyondan kaçınmaması ayrı
Aralarında en iyi hikaye anlatan spielberg bu da onun süpergücü gibi kendiliğinden

Scorsese nin mafyasız filmi bringing out the dead de iyi, yazın gece izlemesi güzel ayrıca nicholas cage i sadece internet mimlerinden tanıyıp dalga geçen z kuşağının cage in iyi zamanlarını görebileceği bir film
0
freebird5406_2
(17.06.23)
tarantinoo, bu dörtlü arasında en ulan bir film çekse de izlesek dediğim.
0
gule gule
(17.06.23)
Tarantino
Scorsese
Nolan
Spielberg
0
deer hunter
(17.06.23)
Tarantino
Scorsese
Nolan
Spielberg

+1
0
cooperr
(17.06.23)
Açık ara Scorsese
0
fakat
(17.06.23)
hepsini alanları farklı o yüzden bir kıyas doğru olmaz.

scorsese en büyükleri. ama tarantino da müthiş keyifli filmler yapıyor. nolan da iyidir. en son spielberg var
0
paintov
(17.06.23)
kişisel olarak Tarantinoyu severim ama bulunduğumuz dönemle ilgili biraz. Nolan bu çağ için fazla ciddi kalıyor ve son filmleri çağa uygun değil bence.

Fakaat aslında düz hikaye anlatıcılığı olarak en iyilerinin Spielberg olduğunu iddia ediyorum. 50 yıl sonra bu dört yönetmenin filmlerini izletseniz, Spielberg filmini izleyip severler, diğerlerinin filmlerinin neden iyi olduğunu açıklamak durumunda kalırsınız. Tabii bu dediğim şey averaja hitap ediyor diğerleri kadar zeki işler yapmıyor demek de olabillir.
0
nhk ni youkosu
(17.06.23)
Tarantino
Nolan spielberg
Scorsese

Bunlar böyle ayrı segment yönetmenler.
Nolan ve Spielberg blockbuster'cı hollywood yönetmeni.
Scorsese blockbuster'cı olmayan hollywood yönetmeni.
Tarantino ise amerikan kültürüyle ilgili filmler çekmiş bir dünya yönetmeni.

Spielberg ve Scorsese sinema tarihinde çığır açmış insanlar, endüstriyel sinemaya yön verdiler o yüzden respect. Ama ben bir Nolan ya da Tarantino filmi izlerken daha çok zevk alıyorum. Nolan blockbuster'cı olmaya kalkmasaydı onu ayrıca severdim, aralarında sevdiğim tek yönetmen Tarantino.
0
Bruce
(17.06.23)
Aralarından en çok filmini izleyip sevdiğim Nolan. Dunkirk ve Tenet izlemedim ama diğer tüm filmlerini izledim. Memento, Prestige, Inception üçlüsünü çok severim. Interstellar baya epik ama bi tık geride bu üçüne göre.

Spielberg sinema sektörünün bug'ı. Uzman değilim ama çok çok iyi bir yönetmen olmasa da etkileyicilik ve duygu geçişi konusunda çok başarılı olduğunu düşünüyorum. O yüzden cool sinefiller çok övmese de genelde çok başarılı ve her anlamda kendini izleten filmler yapıyor.

Tarantino ve Scorsese saygı duyduğum ama çok benlik filmleri olmayan yönetmenler. Tarantino'ya bir tık daha yakın olmakla beraber vurdulu kırdılı, mafyalı, errrrkeklik temalı filmler beni açmıyor.

Kesinlikle sinefil değilim, sinema kültürüm konusunda iddialı değilim, izlemediğim kült filmleri saysam "oha bunu da mı izlemedin" diye linç yerim. O yüzden "Tarantino'nun bu filmi hiç de dediğin gibi değil" tarzı eleştiriler kesinlikle haklıdır. Dışarıdan baktığım kadarıyla böyle yorumluyorum.
0
nundu
(17.06.23)
hiçbiri ama zorunda olsam efsane filmlerinin hatrına scorsese derdim.

sonra da 2000 öncesi tarantino ve kısmen spielberg, en sevmediğim de nolan.
0
bohr atom modeli
(17.06.23)
sinemayi futbola benzetirsek, bazi teknik direktorler ayni kadrolarla fark yaratmayi basarir. burada bence tarantino yonetmenin filme etkisi anlaminda en buyuk farki yaratan isim. en kotu ihtimalle aralarindaki en ozgun isim diyebilirim. casual bir izleyiciyim, bu dort yonetmenin bircok filmini izledim.
0
baldur2
(17.06.23)
(6)

Araba model yılı mı kilometre mi?

senolll
Nerhaba,Eski araba az km mi daha iyidir, yeni araba çok km mi?Örnek2017 model, 50000 kmde.2019 model, 100000 kmde. Geri kalan her şeyin aynı olduğunu düşünürsek.Daha uç örneği 2014 model, 62000 km2019 model, 177000 kmTeşekkürler
Nerhaba,

Eski araba az km mi daha iyidir, yeni araba çok km mi?

Örnek
2017 model, 50000 kmde.
2019 model, 100000 kmde. Geri kalan her şeyin aynı olduğunu düşünürsek.

Daha uç örneği
2014 model, 62000 km
2019 model, 177000 km


Teşekkürler
0
senolll
(16.06.23)
iki alternatif arasında yaş farkının makul olduğu senaryoda eski ama az yol yapmış olanı tercih ederim ben.
0
orient blue
(16.06.23)
yatmış araba problem çıkarır. contaları vesaire sertleşir. avrupa arabası alıyorsanız arabanın kilometre yapmış olmasına takılmayın, hatta tercih sebebi bile olabilir. hele hala ilk sahibindeyse ve bakımları düzgün yapılmışsa. 2014 model 62 bin kilometrede olan araba tehlikeli bence. 2019 model 100 bin araba mantıklı.
0
rain when i die
(16.06.23)
Türkiye yollarında 90 bin kilometreyi aşmış her araca şüpheli bakarım. Anası ağlamıştır amiyane tabir ile. Öte yandan 10 yıllık olup da kilometre yapmadığı için çok uzun süre yattığı için sorun yaratır. Uç örnekteki 2014 - 62000'i, 177000'e tercih ederim mesela.
0
nawar
(16.06.23)
Yıl, yıl.

Km 1 yılda 100.000 olmuş vs 33 yaşında 30.000 aynı değil tabi.
0
baldan kaymak
(16.06.23)
Yil km farketmeksizin hangisi bakımlıysa o
0
mirty
(16.06.23)
alttaki örnekte 2019 modeli alırdım. arada çok fark var. üstteki örnekte 2017'yi alırdım.

tam bir yanıtı yok bence. 2014 model 60 bindeyse direkt şüphe uyandırır bende. bir entry vardı çok eski model ama hiç kullanılmamış bir araç alınır mı diye. asla alınmayacağı söyleniyordu çünkü araçtaki bazı parçalar kilometre yaptığından değil zaman geçtiği için eskiyor. kullanılmadığı için de teker teker sorun çıkardıkça değiştirilemiyor. arabayı kullanmaya başladığınız an her bir yandan sorun çıkarmaya başlıyor ve bunlar daha büyük sorunlara da neden olabilir.

edit: buldum eksiseyler.com
0
bohr atom modeli
(17.06.23)
(1)

ağırlık plakası çapı

blackkmamba
elimde 2.54 çapına sahip kısa barlar var. şu plakaların ortalarındaki delik 288 mm'ymiş. 2.54 çapındaki bara taksam çok sallanırlar mı?https://www.decathlon.com.tr/p/dokum-agirlik-plakasi-28mm/_/R-p-7278?mc=1042303&c=SİYAH
elimde 2.54 çapına sahip kısa barlar var. şu plakaların ortalarındaki delik 288 mm'ymiş. 2.54 çapındaki bara taksam çok sallanırlar mı?

www.decathlon.com.tr
0
blackkmamba
(15.06.23)
28,8 mm diye tahmin ediyorum. 3 mm boşluk biraz fazla gibi ama yanlardan sabitlerseniz problem olmaz sonuçta tolerans gerektirecek bir şey yapmıyorsunuz. ağırlığın etkisiyle zaten sabit kalır o barın üzerinde. sallanacak bir durumu yok dairesel olduğu için.
0
bohr atom modeli
(15.06.23)
(5)

Ailenizi ne sıklıkla arıyorsunuz?

komando kani var bende
Anne, babanızı ne sıklıkla arıyorsunuz? hergün, 3 günde bir, haftada bir, ay da bir
Anne, babanızı ne sıklıkla arıyorsunuz? hergün, 3 günde bir, haftada bir, ay da bir
0
komando kani var bende
(15.06.23)
evden ayrılalı 25 yıl olmuş, annemle haftada bir ya da 10 günde bir konuşuruz, babam yanında olur ona da selam söyle derim, babamla birebir ise 2-3 ayda bir filan konuşuyoruz. mıç mıç bir ilişkimiz olduğu söylenemez ama her durumdan , hayatlarımızda olan her olaydan da haberdarızdır.
0
hypathia
(15.06.23)
haftada bir mutlaka ararim.
2 senede bir birkac hafta gorusebiliyoruz malesef aramizdaki mesafeden dolayi.
0
cooperr
(15.06.23)
Her gün konuşuyoruz ama arayanlar genelde onlar olur. Bir de arka sokağımda oturdukları için uğrarım genelde sık sık.
0
d max
(15.06.23)
Her gun ararim
0
aguen
(15.06.23)
annemi 2-3 günde bir.
0
bohr atom modeli
(15.06.23)
(21)

Eve çıkmalı mıyım?

veddin vele biddin
25 yaşındayım, hiç ayrı evim olmadı, üniversiteyi aile yanında okudum. Ailemle aram iyi, baskıcı değiller, üniversiteyi bitirdikten sonra hiç karışmadılar bana. Kendime ait odam var, rahatım, yeni eve çıkmama gereksiz gözüyle bakılıyor.Arkadaşım evlenince bekar evi boşa çıktı. Kirası 7bin tl (normal
25 yaşındayım, hiç ayrı evim olmadı, üniversiteyi aile yanında okudum.

Ailemle aram iyi, baskıcı değiller, üniversiteyi bitirdikten sonra hiç karışmadılar bana. Kendime ait odam var, rahatım, yeni eve çıkmama gereksiz gözüyle bakılıyor.

Arkadaşım evlenince bekar evi boşa çıktı. Kirası 7bin tl (normalde muhitte 15bin tl'den aşağı ev yok) benim aylık kazancım 40bin tl.

- Eşya almalıyım, deposit, kira, faturalar, mutfak vs. ayrı bir hayat kurmak masraflı geliyor.
+ İlk defa kendime ait bir ev olacak, tecrübe etmek istiyorum
+ Lokasyonu iyi, boş zamanlarımda dışarı çıkıp güzel takılabilirim
- Arkadaş ortamıma uzak... konfor alanınımı bırakmalı mıyım?

+ Birikim yapıyorum, krediler uçmasa ev alma planım vardı.
- Kendi evimdense kiraya para ödemek canımı sıkıyor.

> Böyle bir şeye gerek var mı?

Bu ikilemde kalıp eve çıkma kararı veren arkadaşlar varsa tecrübelerini paylaşabilir mi?

2-3 içinde karar vermem gerekiyor, çok kararsızım.

Cinsiyet: erkek, istanbul
0
veddin vele biddin
(15.06.23)
"Evde kal."
Rahatınızı bozmayın.
Para biriktirmeye de devam.
0
diyecevaplandı
(15.06.23)
O kira 7 bin TL olarak kalmaz. Sonra burada ev sahibi %100 zam istiyor diye soru sorarsın.
0
roe
(15.06.23)
ev alma imkanın varsa ev al hocam. 40 bin iyi para.
0
komando kani var bende
(15.06.23)
ev sahibi yeni kiracıya 7 binden kiralamaz.
0
hknty
(15.06.23)
ben olsam ev alırdım. 40k gelirin var, kira ödeme sorunun yok, sen ev almayacaksın da kim alacak?
0
birmilyonunvarmi
(15.06.23)
hayat sadece para biriktirmek değil, yaşamı da kaçırmamak gerekiyor. tek başına bir evin, bağımsız yaşamın sorumluluğunu almak ve bunu deneyimlemek 25 yaş için gerekli bir tecrübe.
0
orpheus
(15.06.23)
Ayrı eve ne olursa olsun çıkın. Aynı evin içinde ne kadar karışmıyorlar deseniz de anne ve babayla ya-şan-maz. Yaşanmamalı. Düzen düzen üzerine kurulmuyor. Her bireyin bu sorumluluğu alması lazım, hayatı anca böyle öğrenirsiniz. “Ayrı eve çıkınca eşya almam, para vermem, ütü yemek yapmam gerekecek” diye düşünmek bile bunun bir göstergesi. Siz henüz hayata atılamamışsınız. Böyle şeylerden gözünüz korkuyor çünkü.

Arkadaşınızın evini de 7 bin olarak düşünmeyin +1

15 binden bakmaya başlayın. Emin olun 10 yıl sonra biriktirmeye çalıştığınız para pul olduğunda keşke o yıllarımı çocuk gibi ana babamın dibinde heba etmeseydim diyeceksiniz.

Kadın gözüyle diyorum annesinin evinden çıkmış erkekle, bir başına kendi ayakları üzerinde duran erkek arasında dağlar kadar fark var.
0
ruhen hastayim ben
(15.06.23)
Ben de aile yanından 25 yaşında ayrıldım. Başka şehre geçtim direkt. Hayata alışmak falan fasa fiso ya, 3 günde alışırsın, atla deve değil. Şimdi çiksan iyi olur ama bence ev alma planı daha iyi. Aile yanında yaşamak da ölüm değil, gayet artıları olan bi şey.
0
nundu
(15.06.23)
Ev alin ayri eve cikmayin su durumda. Su an alacaginiz ev tum yasaminizin ilerideki standartini arttirmasina inanilmaz katkisi olur. Direk 5 0 onde baslarsiniz. Ya da para fln biriktirin yani rahatinizda yerinde belli hic gerek yok bence
0
oscar
(15.06.23)
psikolojik olarak güzel (ve üniversitede aile yanında okumuşsun o yüzden iyi olurdu aslında) fakat Türkiye'de yaşıyorsun/yaşıyoruz. Aile yanında kalıp maksimu ekonomik verimi elde edip araba veya ev alabilsen ilerisi için iyi bir yatırım yapmış olursun.

Fakat 25 yaşındaki halimi düşünüyorum da, sevgilim olduğunda nereye gideceğiz veya bu sebepten aşk meşk işleri düzgün yürümez mi diye düşünüp evham yapardım sanırım. Böyle bir düşüncen/problemin yoksa zaten çıkma boşver.
0
nhk ni youkosu
(15.06.23)
maddi olarak cok kötü bi karar. özellikle böyle bi devirde...
ama 25 yasinda ailesiyle oturan adama kizlar bakmaz...
evde kalmaman icin evden cik
0
sonsuz
(15.06.23)
evde sorumluluğun yüksek ise yani mesela fatura işleri sendeyse, kendi çamaşırını yıkayıp katlıyorsan falan o zaman beeelki çıkma derdim.

ama ana kuzusu isen geç bile kaldın. ekonomi çok kötü ama bir tane ömrün var başka yok. bu yaşlarda bağımsızlığı öğrenemezsen sonrası daha zor.
0
alperz
(15.06.23)
hayatını türkiye'de geçirmeyi planlıyorsan, sabret 2-3 sene paranı pul olmayacak bir emtiada sakla. alabileceğin en kısa sürede evi alıp taksitlerini ödemeye başla.

yok o bakmaz şu bakmaz, takma bile hiç. tabii yurtdışı planın varsa ucuzdan bir kiraya geç takıl. yolun açık olsun.
0
gule gule
(15.06.23)
duruma göre de değişir aslında. hiç birikim yoksa önce bir miktar birikim yap. sıfır birikimle çıkma. 2 yıl sonra da çıksan olur. ama önemli bir tecrübe tabii. ya da başta ev arkadaşı deneyebilirsin. hazır bir eve ev arkadaşı olarak çıkabilirsin belki.
0
blackkmamba
(15.06.23)
7 bine ev bulamazsın. suriyelilerin olmadığı semtlerde evler 20k

evden çıkma böyle kal.
0
hold the door
(15.06.23)
Anne konforuna alışma sakın evden çık bencede yaşın gençken.
0
yalniz kizkulesi
(15.06.23)
Çıkmalısınız.
Maddi olarak çok yanlış bir karar ama karakterinize, hayata bakışınıza, kendi kendine yetebilme kabiliyetinize çok şey katacak.

Ailesiyle yaşamaya devam eden insanları anlayamıyorum.
Maddi imkansızlık, hastalık gibi sebepleri olanları bir kenara koyuyorum. Saygı duyamıyorum bu kişilere. Hayatla ilgili fikirlerine kıymet vermiyorum vs.

Kendi evinize çıkmak aile evinize asla gidemeyeceğiniz anlamına da gelmiyor. Şehir içinde takılmak istediğiniz günlerde yine oraya gidebilirsiniz.

Bence eşya olarak hem az hem de ikinci el eşyalar alarak başlayın bu işe.
Yatak (yere bile koyabilirsiniz) + buzdolabı+ Masa+Sandalye+Vileda+Süpürge+Ocak+Ayna alarak başlayın. Gerisi yavaş yavaş olur. Bekar erkek için bu üstte saydığım liste gayet yeterli.
0
michael_knight
(15.06.23)
çık evden. ben garantici mentaliteyi asla anlayamıyorum. zamanı geri alabilir misin?

istediğin gibi para biriktir, yaşın 30 olduğunda yirmili yaşlarını aynı şeyleri sürekli tekrarlayıp harcamış olacaksın. o yaşlar geri gelmeyecek. 30 yaşında biriktirdiğin parayı 25 yaşındaki gibi harcayamayacaksın. ki zaten elin de gitmez muhtemelen ekonomi her geçen gün daha da kötüleştikçe.
0
bohr atom modeli
(15.06.23)
çıkmamamalısın
aile ile darlanananları temel sorunu evi otel gibi kullanmak (konfor alanı)
bu durumda anne babanın saygısını kaybetmiş oluyorsun
iletişim azaldığı için de sorunlar oluyor

ev işleirne yarıdm ederken gelişen muhabbet de ilişkiyi güçldirip, sorunları azaltıyor

tek başına yaşaynca farklı bir sorumluluk almıyorsun aslında
tüm ev işleri sana kalıyor, boş vaktin kalmadığı için de yorularak mutlu oluyorsun
0
bir soru sorcam
(15.06.23)
Çıkmalısınız.
Beğendiği bir kadına "akşam bana gelsene, Netflix and chill yaparız" veya "buradan bana geçelim" demeye imkanı olmayan erkek 40 bin kazansa ne olur 80 bin kazansa ne olur. Hayatınızı yaşayın.
0
michael_knight
(15.06.23)
17 yaşında üniversite okuyacağım diye aile yanından ayrıldım, hiç para birikmiyor bunu söyleyeyim. dolayısıyla sizin 'bir şeye' karar vermeniz gerek, mesela asla 25 yaşında ailemin yanında kalmak istemiyorum ben :) ama bana sorarsanız, ev falan almayın, direkt ab-abd yapın
0
fakat
(16.06.23)
(5)

Cahil arkadaşa genel kültür kitabı önerileri

jacque
Kitap okumayı pek sevmeyen ama bilgi eksikliğinden muzdarip, hevesli bir arkadaşım var. Kendisini sıkmayacak özellikle siyasi akımlara, felsefeye vs. giriş niteliğinde basit kitap önerilerinizi yazabilir misiniz?
Kitap okumayı pek sevmeyen ama bilgi eksikliğinden muzdarip, hevesli bir arkadaşım var.

Kendisini sıkmayacak özellikle siyasi akımlara, felsefeye vs. giriş niteliğinde basit kitap önerilerinizi yazabilir misiniz?
0
jacque
(15.06.23)
www.kitapyurdu.com
felsefe için bu güzel bir kitaptı. aynı konseptin siyaset, bilim vb. temalı versiyonları da vardır. zaten bir siteye girince benzer kitapları da önerecektir.
0
hrskrs
(15.06.23)
homo sapiens

başlangıç için zor gerçekten
0
EXXE01
(15.06.23)
Aristotales - Atinalıların Devleti , İş Bankası Kültür Yayınları - 77 Sayfa
İlginç bulacaktır.

Bir de aynı yayınevinin Gılgamış Destanı'nı okuyabilir. Kurandan 4000 yıl önce Nuh tufanı'nı Sümerler nasıl anlatmış, öğrenmek ilginç gelecektir.

Okurken eş zamanlı olarak şuradan dinlemek de ilginç olabilir.

www.youtube.com
0
Mirket
(15.06.23)
sophie'nin dünyası güzel bence felsefe için.
0
bohr atom modeli
(15.06.23)
(14)

converse alsam mi

Kittie
1500-2000 arasi su an.eskiden 700-800 iken hayatta alinmaz ne oyle bez ayakkabi diyordum ama 1000den asagi da ayakkabi yok ki artik al gitsin diye dusunmeye basladim.kotun altina giymelik diye alicam.alma diyenler: ne alayim peki, hani 3000 ver ama sunu al diyeceginiz ne var?
1500-2000 arasi su an.
eskiden 700-800 iken hayatta alinmaz ne oyle bez ayakkabi diyordum ama 1000den asagi da ayakkabi yok ki artik al gitsin diye dusunmeye basladim.
kotun altina giymelik diye alicam.
alma diyenler: ne alayim peki, hani 3000 ver ama sunu al diyeceginiz ne var?
0
Kittie
(14.06.23)
mobil edit: alacagim diger sey converse ikamesi olmali. yani git nb bilmem kac al, nike runner bi seyler al olmasin.
0
🌸Kittie
(14.06.23)
Converse'e 2K vereceğime 2500'e Stan Smith alırım. En azından daha dayanıklı olur.
0
10032007
(14.06.23)
Başlıktaki soru için alma derim. Modası geçti.
0
dissendium
(14.06.23)
aaaal. converse almamak icin vans ve tommy den aldim vans'i giyiyorum surekli. bence her seyin altina converse, vans oluyor. yeni kalin tabanlilar degil ama, klasikler
0
ala09
(14.06.23)
ek olarak converse var diye almadim. degisiklik olsun vans shs
0
ala09
(14.06.23)
dediğin gibi bez ayakkabı converse. sağlam bir ayakkabın yoksa özellikle kot altına her şeyden önce stan smith+1.

tabii dersen var bunlar bende farklı farklı giyineyim converse 10 numara bir seçenek.

bunun yanında beymen online'dan bakabilirsin bir anda önüne bu tam benim modelim diyebileceğin sneakerslar çıkabiliyor.
0
gule gule
(14.06.23)
Converse kullanimi asiri rahat bir ayakkabi ama taban probleminiz varsa tavsiye etmem. Onun yerine ecco bakarim. Ozellikle st1 taban olanlarina bakarim.
0
65 derece
(14.06.23)
Bu paralar artık bir ayakkabı için o kadar normal hale geldi ki düşündükçe delirecek gibi oluyorum.
Converse'i model olarak çok genç işi olarak kodlamışım kafama sanırım okul yıllarımda giydiğim için kendiliğinden bir önyargı oluşmuş şimdi bakınca converse'e bu parayı vermeyi abartılı buluyorum ama aynı parayı vans'a vereceğim.

Bana görsel olarak daha şık geliyor Vans ama konu sadece converse = 2.000 (+-) ise.
Alınır diyorum.
0
Dağcı
(14.06.23)
ben yeni asics aldım zorlu'dan, çok rahat www.asics.com.tr

converse bence bu çok tatlı, erkeklere de yakışıyor www.converse.com.tr

ya da şu www.adidas.com.tr

param olsa üçünü de alacaktım ama sadece asics aldım :)
0
fakat
(15.06.23)
yeni converse modelleri seçerseniz tabanları yumuşak, çok rahat. içine elinizi bastırıp kontrol edebilirsiniz. bu arada converse nasıl sağlam değil, siz ayakkabıyla ne yapıyorsunuz, bi önceki converse ayakkabımı 8-9 yıl giydim.
0
ravenudon
(15.06.23)
converse çok tırt bence. aynı tarzda vans ve puma sneaker'ları kullanıyorum yıllardır ve aşırı memnunum.
0
knight of cydonia
(15.06.23)
Yüksek tabanlı modelleri çok rahat, ortholite ara taban oluyor genelde artık tüm iyi markalarda. Ben kışlık modelini aldım memnunum
0
hasmetizm
(15.06.23)
geçen hafta sonu yumuşak ve taban hafızalı converse aldı arkadaş, alt taban kaplaması şeffaf olandan. özellikle iç tabanı çok iyiydi. beyoğlu'ndan bu food locker mı ne oradan aldı, 1700tl'di.
0
evimin paspasi
(15.06.23)
öeehh 70-80 lira olduğu zamanları hatırlıyorum. alma bence o kadar para asla verilmez.
0
bohr atom modeli
(15.06.23)
(5)

iphone pro max 14 vs s23 ultra

kimlanbu
Telefonum 1 sene sonunda bozulduğu için güzel bir telefon almaya niyetlendim. Yurtdışından alacağım için ve şirket pasaport kayıt ücretini karşılayacağı için para kısmının vereceği acıyı şimdilik sindirdim.İzlemediğim karşılaştırma videosu, okumadığım entry kalmadı. Arkadaşlarımdaki 14 pro max'leri
Telefonum 1 sene sonunda bozulduğu için güzel bir telefon almaya niyetlendim. Yurtdışından alacağım için ve şirket pasaport kayıt ücretini karşılayacağı için para kısmının vereceği acıyı şimdilik sindirdim.

İzlemediğim karşılaştırma videosu, okumadığım entry kalmadı. Arkadaşlarımdaki 14 pro max'leri kurcaladığımda ebat olarak, hız olarak hoşuma gitti. Kamerayı çok aktif kullandığım için aslında önceliğim kamera.

Özet :

Kafamı kurcalayan tek soru, samsung bu parayı hak ediyor mu ? Iphone'un prestiji ve ikinci elde satarken değerini görece koruması umrumda değil, zaten telefonun başına bir iş gelmezse en az 3-5 sene kullanırım.
0
kimlanbu
(14.06.23)
Samsung S serisi hak eder. Fotoğraf kalitesi olarak iphone'dan daha iyi bile olabilir ama video olarak bir tık geride. Aslında bu iki telefon arasında "şu daha iyi" diyecek pek bişey yok bence, olay daha çok bulunduğun ekosistem ve (bkz: ios vs android)

macbook kullanıyorsan iphone 11 bile alsan s23'e göre daha hayatını kolaylaştıran yanları olacak. Usb-c önemliyse harici disk bağlama vs. işleri için samsung öne çıkabilir, ekrana bağlayıp (bkz: samsung dex)te işlerini halledebilirsin vs. Kullanıp kullanmayacağına bağlı.
0
nhk ni youkosu
(14.06.23)
iphone
0
abi bi dizi buldum on numara
(15.06.23)
2017'de ilk çıktığından beri iphone x kullanıyorum ve değiştirmem için hiçbir neden bulamıyorum. pili ölmüştü değiştirdim şu an ilk günkü gibi.

samsung kullanıyor olsaydım takribi 3 kere değiştirmiştim herhalde.
0
bohr atom modeli
(15.06.23)
S23 ultra kullanıyorum, S24 ultra varken gidip S23 ultra almayın, fotoğraf konusunda S24 ultra, iphone + S23 ultranın içinden geçer.
0
🌸kimlanbu
(16.02.24)
bir aydır s24 ultra kullanıyorum. s23 ultra 2023'ün en iyi akıllı telefonuydu. iphone ile tabii ki kıyas yapılabilir ama @nhk'nin de dediği gibi bu ekosistem olayı. Apple ekosistemi seviyosanız, macbook da kullanırım diyorsanız iphone, android iyidir, bilgisayarım da windows diyorsanız samsung alın. Mesela çok bilinmiyor sanırım ama windows ile samsung telefonlar arasında müthiş bir uyum var. Bilgisayardan bildirimleri görebilir, arama yapabilir, telefonun ekranını açabilir ve kullanabilirsiniz hiç bir ek program indirmeden. O açıdan çok verimli.

iphone için bence tek sebep ikinci el. Ben de senin gibi ikinci el fiyatını önemsemiyorum, ayrıca apple ekosistemine de genel olarak uyuzum. O yüzden s23 ultra (mümkünse 24 ultra tabii ama 23 de işinizi görür baya) bence size uyar. Fiyat olarak da değer çünkü samsung'un amiral gemi modelleri gerçekten çok kaliteli
0
nundu
(16.02.24)
(6)

izmir adnan menderes havalimanı'ndan kuşadası'na

bohr atom modeli
merhaba, ailem yeni taşındığı için yurtdışından uçakla izmir'e ilk defa gideceğim. havalimanından çıkmadan direkt havaş falan gibi bir şey var mı kuşadası'na? ve mümkünse bilet fiyatını da yazabilir misiniz? 100 tl gibi bir şey var ama yeter mi bilmiyorum.şimdiden teşekkürler.
merhaba,

ailem yeni taşındığı için yurtdışından uçakla izmir'e ilk defa gideceğim. havalimanından çıkmadan direkt havaş falan gibi bir şey var mı kuşadası'na? ve mümkünse bilet fiyatını da yazabilir misiniz? 100 tl gibi bir şey var ama yeter mi bilmiyorum.

şimdiden teşekkürler.
0
bohr atom modeli
(13.06.23)
orient blue
(13.06.23)
150 TL yazıyor bilet fiyatı
0
Soichiro Honda
(13.06.23)
tamamdır gördüm teşekkür ederim herkese. 145 liram varmış aşırı trajik. haha
0
🌸bohr atom modeli
(13.06.23)
Ne kadar süredir yurtdışındasın bilmiyorum ama. Bugün gördüğün fiyatı yarın da görebilirsen kendini şanslı sayacağın günler yaşıyoruz biz burada.

Yanında yedek akçe bulundur. Güvenme o 150 TL.ye
0
Mirket
(13.06.23)
Bir ay önce havaalanı aydın aracını kullandım. Araç içinde pos cihazı vardı karttan ödeme yaptım, büyük ihtimal sizin araçtada bulunur.
0
hayalhayal
(13.06.23)
@mirket,

bir yıla yakın oldu. ben anneme gerek yok bu kadara demiştim hatta hehe.

@hayal,

teşekkürler, arkadaşta bir yüzlük varmış hallettik :)
0
🌸bohr atom modeli
(14.06.23)
(3)

Taksim’den Kadıköy’e gece ulaşım

kuehles blondes
Taksim’den kadıköy’e gece en iyi ulaşım şekli nedir? Dolmuşlar vardı ama çok azalmışlar, geçenlerde çok uzun beklemek zorunda kaldım. Teşekkürler
Taksim’den kadıköy’e gece en iyi ulaşım şekli nedir? Dolmuşlar vardı ama çok azalmışlar, geçenlerde çok uzun beklemek zorunda kaldım.

Teşekkürler
0
kuehles blondes
(08.06.23)
karaköye inip vapura da binebilirsin.
0
bohr atom modeli
(08.06.23)
haftasonuysa metroyla zincirlikuyu -->metrobüs
haftaiçi metro kapandıktan sonraysa taksiyle mecidiyeköy metrobüs --> metrobüs

vapurun marmarayın bir bitiş saati var ama metrobüsün yok.
0
nhk ni youkosu
(08.06.23)
vayy be istanbul'a ilk geldiğimde direkt otobüsler vardı gece bile binerdim taksim'den kadıköy'e...
0
fakat
(09.06.23)
(14)

0 otomobili akrabaya emanet verir misiniz?

ikiicidisibirkisi
otomobille birlikte gidilmesi planlanan bir tatile siz zorunlu olarak iş kaynaklı gidemiyorsunuz diyelim.diğer kişilerin planı bozulmasın ve rahat etsinler diye onlara emanet verip siz gidin der misiniz.aynı yere çok rahat otobüs veya uçakla gideblicekler bu arada.birde kaçıncı derece yakınlık ölçüt
otomobille birlikte gidilmesi planlanan bir tatile siz zorunlu olarak iş kaynaklı gidemiyorsunuz diyelim.

diğer kişilerin planı bozulmasın ve rahat etsinler diye onlara emanet verip siz gidin der misiniz.

aynı yere çok rahat otobüs veya uçakla gideblicekler bu arada.

birde kaçıncı derece yakınlık ölçütünüz olur.

yaklaşık 1 hafta onlarda kalacak ve sizin otomobile ihtiyacınız olmayacak.
0
ikiicidisibirkisi
(07.06.23)
Bugüne kadar kimsenin direksiyonuna oturmadım.
Ailem dışında hiç kimse arabamın direksiyonuna oturamaz.

Kardeşlerim bile o 'hiç kimse'ye dahildirler ve bilirler.
0
Mirket
(07.06.23)
Ekşi'de arabayı bi tanıdığa veren ve sonucunda başına türlü belalar gelen biriyle ilgili bi entry/başlık vs vardı, konuyu araştır ve esasında masum gibi görünen bu hareketin ne komplike bir probleme yol açtığına kendin şahit ol. Kısacası emanet araba verilmez de alınmaz da, en yakınım kardeşimdir çok çok çok uç bir durum olmadığı sürece ondan da almam ben de çok çok çok uç bir durum olmadığı sürece kimseye vermem. Aklı başında kimse de araba alıp vermez zaten.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(07.06.23)
kücükken bisikletimi büyüyünce de arabami kimseye vermem
0
sonsuz
(07.06.23)
İsterse verirdim.

Ama o istemeden teklif etmeyin derim.

Benim için yakınlık ölçütü olarak kuzenlerime arabayı veririm ama bu kişiden kişiye değişecektir. Kimisi kardeşini bile yakını hissetmez. Veya kardeşi serseridir, ona güvenmez de amcasının oğlunun kaynına güvenir ve verir arabasını.

Bu arada kasko yoksa veya kaskoda farklı şoförlerin hasarını karşılamak maddesi yoksa kolay kolay vermezdim. Arabayı isteyenin biraz ısrar etmesi gerekirdi.
Yeniden hatırlatırım ki onlar istemeden vermeyin, istesinler.

Edit: Arabanın sıfır olduğunu yeni farkettim. "o" harfi olarak okumuşum.
Sıfır aracımı (birkaç aylık da olsa) hiçbir şekilde vermezdim. Zaten bunu isteyebilecek karakterde biriyle samimiyetim de olmaz. Varsa bile olmasın samimiyetimiz. Zorda kalır, mecbur kalır o başka. Ama ille de vermem gerekse bile "sana araba kiralayayım" diyerek başımdan savardım. Mecbur kalırsam gerçekten 4-5 bin lira verip araba kiralar bu derdi başımdan def ederdim.
0
michael_knight
(07.06.23)
Araba emanet verilmez. Olası bir kazada sorumlu sensin.
0
socially awkward
(07.06.23)
Akraba ya da arkadaş farketmez böyle uzun süreli vermem. Belki bir kaç saat ihtiyaç halinde neyse.
Güven, samimiyette ayrıca önemli bu tür hallerde.

Onların rahatlığı ve planları benim için risk unsuru olmamalı. Onların planlarına sizin araba dahil olmasın.
Kiralık araç baksınlar.
0
diyecevaplandı
(07.06.23)
Kişiye özel ruhsatı olan bişeyden söz ediyoruz. Gitse birine çarpsa araç sahibi olarak belası gelip sizi de bulacak. Araba kimseye ödünç verilmez. İstemek de ayıp bence
0
photo85
(07.06.23)
Araba ödünç verilmez. Çok yakın arkadaşa gün içerisinde bir yere gidip gelme konusunda neyse de uzun süreli olmaz. Çok fazla vicdan yapıyorsan ortak olabilirsin kiralayacakları araca.

Hani herhangi bir sorun çıktığında kimseye bir zarar gelmese de sigortan geçerli olmayacağı için karşılamayacak hiçbir şeyi ya da koşa koşa gidip tutanağa kendini tutturacak evrakta sahtecilik yapacaksın. Sana kalmış.
0
nawar
(08.06.23)
burada yakınlıkla birlikte en önemli ölçütüm arabayı pert ederse parasını ödeyebilecek finansal gücü olup ve bu konuda tatava yapmayacak kişilere veririm sadece.
0
The_Lollok
(08.06.23)
Hakikaten iyi ve tecrübeli bir şoför varsa verilebilir.
0
etna
(08.06.23)
veririm tabii ki neden vermeyeyim. böyle zamanlar için dostluk kuruyoruz. yoksa yemişim dostluğunu.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(08.06.23)
Bir kişiye, zarar verdiği zaman üzülmeyeceğim kadar emanet veya borç veriyorum.

Biri borç istedi, bu kişi kaç TL'yi geri vermezse üzülmem ona bakıyorum. Emanette de aynı şekilde.

Bu akrabanız arabayı pert etse üzülmezseniz, "canın sağolsun" derseniz, verin.


.
0
kartallar yuksek ucar
(08.06.23)
ruhsati bana ait bir arabayi kardesime bile kullandirmam.

olumlu kazada seni de alirlar. cok lazimsa kiralasin.
0
alperz
(08.06.23)
annem ve babam dışında kimseye vermem. çünkü arabanın başına bir şey geldiğinde kaza yapacak kişiden masrafları almak için dilencilik yapamam. ki zaten kazanın maddi boyutu kolaylıkla ölçülebilecek bir şey değil. değerinin ne kadar düştüğü alıcının ödemeye razı olduğu fiyata göre karar verilebilecek bir şey.

bir de onun kazasını falan takip etmekle uğraşamam.
0
bohr atom modeli
(08.06.23)
(1)

Film arşivi yapan kaldı mı?

halanne
1940-80 arası dünya sinemasının orijinal, sağlam filmlerini arşivleyen, elinde tutan ya da bulabilecek olan var mıdır?
1940-80 arası dünya sinemasının orijinal, sağlam filmlerini arşivleyen, elinde tutan ya da bulabilecek olan var mıdır?
0
halanne
(05.06.23)
2010 civarı 200-300 küsürünü cd'ye çekmiştim. rapidshare'den 8 part falan indirip birleştiriyordum. muhtemelen görüntüler çamur gibidir. ama içlerinde the maltese falcon'ından citizen kane'ine, a bout de souffle'sine yaban çileklerine kadar hepsi vardı.

istanbul'da odamın içindekki dollapta duruyor hala. ben yurtdışındayım ama. bilgisayarımda artık cd-rom bile yok :D
0
bohr atom modeli
(05.06.23)
(13)

Story'lerde neler paylaşıyorsunuz? (Whatsapp,Instagram)

sifir
İnsan, hayvan harici. Sb.
İnsan, hayvan harici. Sb.
0
sifir
(05.06.23)
Wp story paylaşanlara iyi gözle bakmıyorum, haliyle ben de paylaşmıyorum.
Ig'de post atmaya değer görmediğim çektiğim fotoları ve anlık olarak ilgi çekici bişi görüyor ya da yapıyorsam onu atıyorum. Mesela geçenlerde gittiğim rakı mekanında memelerini ağzıma sokmaya çalışan bir dansöz paylaştım.
0
Bruce
(05.06.23)
boyle seyler www.instagram.com

tiktok mizahi, mekan fotolari, sergi, dizi kesitleri falan bi ton sey paylasiyormusum
0
ala09
(05.06.23)
Şarkı linki, doğal güzellikler (dağ, çiçek, yeşillik, ova vb. paylaşıyorum.
0
Amaranta ursula
(05.06.23)
WhatsApp'ta story paylaşanlara iyi gözle bakmıyorum, haliyle ben de paylaşmıyorum +1
Instagram'da kitap, manzara, yeni denediğim tarif, insansız deniz, değişik bulut, kedilerimin gerizekalılıkları, müze/antik kent geziyorsam bir şeyler, etkinliklerde mekânı etiketleyerek bir şeyler...

* Edit: Çünkü Whatsapp'ı temel iletişim aracı olarak kullanıyorum. Rehberimde emlakçılar, 5 sene önce beraber çalıştığım çevirmenler, matbaacılar, babaannemin halasının torununun çocuğu, senede bir iki kez yazıştığım bankacı, eski apartmanımdaki meraklı komşu... var. Onların çok hisli cheesy mesajlarını, çocuklarının yıl sonu gösterisini, siyasi paylaşımlarını vs görmek istemediğim gibi benim her türlü geyiğimi de onların görmesini istemiyorum.
0
kobuzchu kiz
(05.06.23)
Wp story paylaşanlara neden iyi gözle bakmıyorsunuz bana da deyin hele. Paylaşmayayım bundan sonra.

Ben komik şeyler paylaşıyorum.
0
komando kani var bende
(05.06.23)
Wp'ta bir babam durum paylaşıyor :) Ben de iyi gözle bakmıyorum, saçma geliyor...
instagramda, resmi bayramlar, doğa ve nadiren sosyalleştiğim dostlarım
0
cccbehzatccc
(05.06.23)
Instagram storyi günlük gibi kullanıyorum.
Hangi yemeği nerede yediğime bakmak için dönüyorum, ya da hangi etkinliği ne zaman izlediğime bakmak istediğimde bakıyorum gibi...
Whatsapp story kullanmıyorum.
0
mutekebbir
(05.06.23)
- Yurtdışına çıkarsam gittiğim yerleri.
- Board game oynadığımızda board game'i.
0
put it in your appropriate place
(05.06.23)
bir şeylere referans veren şeyler paylaşıyorum genelde. neden böyle yaptığımı bilmiyorum ama gerçek hayatta karşılaştığım bir şey daha önce karşılaştığım bir sanat eseriyle ya da politik bir olayla falan örtüştüğünde bağlantıyı kurup paylaşasım geliyor.

geçenlerde goodbye lenin'de çocuğun annesinin ölmeden önce yemek istediği turşudan almıştım. sonra filmden bir şey paylaştım çok eski bir arkadaşım kurdu bağlantıyı ve hoşuma gitti. :d
0
bohr atom modeli
(05.06.23)
WhatsApp'da story paylaşanlar meczup mu, fahişe mi mesela. İyi gözle bakmamak ne demek, biri açıkça yazarsa biz de öğreniriz.
Bilakis, ben Instagram'a iyi gözle bakmıyorum.
0
pro9it9is9
(05.06.23)
40 yaşının altında olduğum için WhatsApp durumunda bir şey paylaşmıyorum. Instagram'da siyaset, manzara, spor ve (post olarak atmak istemediğim) özünde benim olduğum fotoğraflar.
0
nawar
(06.06.23)
sosyal medya kullanmıyorum. whatsapp'ta yılda 1 kere motorla gidilen yerin en güzel manzarasını dashboard'la birlikte paylaşırım. geçen haftalarda istisna olarak bir kereye mahsus, dayanamayarak, Neil deGrasse Tyson'ın yeni nesil Game of Thrones dizisinde gölden zincirle ejderha çekme sahnesindeki görsel hakkında attığı tweet ss'ini adam haklı yazarak paylaştım. afdasfaf yok böyle bi fizik çünkü.

whatsapp'ta birincisi diğer mecralar gibi altına bodoslama yorum yapılamıyor. yorum yapmak isteyen dm'den yapmış oluyor. ikincisi şunlar şunlar görsün, yok bu murtazağ amca görmesin, şeklinde seçim yapılabiliyor.

kimsenin whatsapp durumuna da bakmıyorum.
0
onemoremile
(06.06.23)
akrabalara hava atilacak birsey ise Whatsapp onun disinda birsey paylasmiyorum.
manzara, sarki, yemek instagram
0
durgunfoton
(06.06.23)
(8)

Eski Sevgiliyle Arkadaş Kalan Sevgili

rewlack
dün burda bi soru gördüm ben de artık içimi dökeyim dedim.Lütfen aklı selim yorumlarla gelin canlarım, dokunsanız ağlayacak gibiyim.yaşlar 30+sevgilim başka şehirde yaşıyor ve yabancı (dutch) ben de schengen zonde'yım bu arada. 1 yıl civarı oluyor başlarda short term falan kafasındaydım ama ilişkiye
dün burda bi soru gördüm ben de artık içimi dökeyim dedim.
Lütfen aklı selim yorumlarla gelin canlarım, dokunsanız ağlayacak gibiyim.

yaşlar 30+
sevgilim başka şehirde yaşıyor ve yabancı (dutch) ben de schengen zonde'yım bu arada. 1 yıl civarı oluyor başlarda short term falan kafasındaydım ama ilişkiye dönmesini isteyen, şekillendiren o oldu yani.
çok seviyor vs ailesiyle arkadaşlarıyla tanıştım, herkes ben neyim napıyorum farkında. aylardır türçe öğreniyor falan, buralarda bi sorun yok.

eski sevgilisiyle hala yakın arkadaş gibiler. bu insandan sonra başka ilişki denemeleri de olmuş yani çok uzun sürmeyen 2-3 kız daha var mesela sonrasında.
bu arada kız hayatını hala tam düzene sokamamış, başka biriyle bir düzen kurmaya çalışan (ama çocuk bunu terkedecek muhtemelen)... işini vs tam kuramamış, master teziniyle meşgul falan böyle bir durumda bi tip.
bizimkinden daha yalnız ve arkadaş edinmekte bence daha çok zorlanan yani özetle daha yalnız biri anladığım kadarıyla. kızın yaş 40, o da başka şehirde yaşıyor ama 1 saat uzaklıkta, ve o da dutch evet.

ben bu sürekli görüşmelerinin nebileyim kızın kendi hayatıyla ilgili (mesela güncel ilişkisiyle ilgili akıl danışmak için aramalar vs) bu kadar yoğun olduğunu en başlarda farketmemiştim, zaten uzaktayız sürekli yan yana değiliz falan gözlemleyecek bir durum olmamıştı. farkedince çektim kenara konuştum; pardon ama böyle yaparsanız bana yer kalmıyorki falan dedim o da kızla konuştu. hatta kız bozulmuş işte aman dostlukları (!) hasar görecek diye. bu konuşmada asla kıskanmakla ilgili bir durum olmadığını (ki gerçekten yok), sadece eski sevgiliyle bu kadar yakın arkadaş olmanın aklıma yatmadığını yani onun buna neden gerek duyduğunu sorguladığımı vs anlattım.
görüşmelerinde bir problem görmüyorum, ben de tanıştım zaten bu konuşmadan önce, bana kalsa double date'ler veya kızın benimle de "ayrıca" arkadaş olma ihtimali vs gayet makul, hoşuma gitmeyen sevgilimin eski sevgililerinden biriyle yok ortak arkadaşları yok bir takım etkinlikler vs derken böyle bir sosyalleşme içinde ve bir tür "özel alan" içinde olması.

her neyse, konu tabi sen kafanda kuruyorsun, bana güvenmiyorsun, olmayan bişeyin aksini nasıl ispat ederim, neden spesifik olarak bir tek o arkadaşım(?)la görüşmeyeyimki noktasına geliyor. veya işte biz daha çok buluştukça bu durum kendiliğinden azalacak, zaten zamanım fırsatım kalmayacak gibi şeyler var iddianamesinde :D


soru şu ki ne olacak böyle?
ve beni üzen rahatsız eden ne tam olarak?
haksız mıyım? evet böylesi bir arkadaşlık, herkesin anlayabileceği bişey değil, bazı insanlar saçma bulur bazı insanlar da normal karşılar vs o da bunun farkında.
ama yine de beni rahatsız ediyor yani. üstelik kız buna zemin hazırlarken; atıyorum ortak kalabalık etkinliklerde bile bir anlamda kavalyesi benim sevgilim oluyor gerizekalı sevgilim de bi dkka buraya beraber gitmesek mi ya da atıyorum sadece ikimizin görüşeceği şeyler yapmayalım vs kafasında değil(çünkü zaten kesinlikle arkdaşım diyor ya ondan.) yani sözde biraz azalttı da azalttı dediğim acil durumlarda kızın evinde kalmıyor artık falan! :D

ne yapacağım? :(
0
rewlack
(05.06.23)
iliskilerinin arkadaslik duzeyinde olduguna ikna oldugunuzu dusunuyorum. asacaksiniz, bu kdr. kiskanilacak bi durum yok boyle seylere takilip iliskinizi yipratmayin
0
ala09
(05.06.23)
durumum olmadığı için tamamını okummadım ama avrupada bu olağan bir şey. hatta ben de eski sevgililerimle görüşebiliyorum arada. gerçekten türkiyedeyken böyle şeyleri ben de dert ediyordum çünkü insan o sarmalın içine girince kendi de çamurun içine sürükleniyor ama buradayken kafam çok rahat. sen de öyle yap.
0
bohr atom modeli
(05.06.23)
"görüşmelerinde bir problem görmüyorum, ben de tanıştım zaten bu konuşmadan önce, bana kalsa double date'ler veya kızın benimle de "ayrıca" arkadaş olma ihtimali vs gayet makul"
Şu kısım yazdığınız diğer her şeyle çelişiyor.

Ya aşacaksınız ya da durum sizin için fazla genişse sevgilinizi kısıtlamak, değiştirmeye çalışmak yerine düşünce yapısı size daha yakın birini bulmak üzere yeni denizlere açılmalısınız.
0
kobuzchu kiz
(05.06.23)
cevaplara teşekkür ederim. ben sadece “çağırmasa da olur” etkinliklere beraber gitmelerini anlayamıyorum.
zaten ben anlayamıyorum yazdım, nasıl rahat hissedeceğim veya neden rahatsız hissediyorum diye soruyorum.

@kobuzchu, double date falan asla olmadığı gibi kızın aylardır sevgili olduğu kişiyi henüz ikimizden biri de görmedi. tam tersi bir şekilde sadece ikisi buluşuyor. veya ortak bi arkadaşları varsa kız da single olarak dahil oluyor etkinliklere vs. yani haftada bir kaç kez görüşmekten bahsediyorum bu arada.
0
🌸rewlack
(05.06.23)
Valla o kızın eski sevgili olup olmadığından bağımsız, başka bir kadın benim sevgilimi kavalyesi gibi gezdiremez. Yani bir gezdirir, iki gezdirir, bazen grupça gezilir, 2 çift olarak gezilir vs. Dengeli bir arkadaşlıksa olabilir.

Ama haftada 3 kere beraber dışarı çıkıyorlarsa bu iş okey değil bence. Gerçekçi olmamız lazım, en çok arkadaş olarak gördüğün karşı cinsle bile bir şey yaşayabileceğin bir paralel evren var. Paylaşım yapabiliyorsun ki arkadaşsın, bir arkadaşlık ilişkisinde cinsel bir çekim olması bir kaç defa oluşturulmuş doğru ortama bakar. Bu ortamlar kendi kendine üst üste denk gelmez, ya da bir kere denk gelirse biz karşıdakini arkadaş olarak gördüğümüz için 2. Sinin oluşmasını kasten engelleriz, arkadaşlıkta güvenli sınırlarda geziniriz.

Ama sizin durumda zaten bir defa romantik ilişki sınırını geçmiş bir çift var. 2 arkadaşa göre romantik bir anda bi çekim hissetme ihtimali daha yüksek. Hele taraflardan biri özel olarak diğerine kavalyesi muamelesi çekip görüşmek için bahaneler yaratıyorsa o zaman ben bu arkadaşlık ilişkisini güvenli bulamam.

Bu kız seni kasten dışarıda bırakıyor gibi hissediyorum ben, osuruktan da bi sevgilisi var o yüzden kimseyle tanıştırmıyor.
0
zimbirik
(05.06.23)
kizin lover'i o, yersen arkadasi.
0
durgunfoton
(06.06.23)
senin eleman çok eşli takılıp sana kültür olarak yutturuyor bence.

böyle bir ilişki istemiyorsan sınırını net çizmen lazım, yoksa sal gitsin.
0
nuisance
(06.06.23)
Dünyanın hiçbir yerinde ciddi ilişki içindeki hiçbir kadın eski kız arkadaşın bi adamın hayatında buuu kaaadaaaar yaygın olmasını normal kabul etmez
Arkadaş olabilir ( bu hello hello how u doing ayarındadır) ama kabul edin sizinkiler biraz fazla mıçmıç. Bizz moderniiiz kızım modern ol diyenleri sallamayın, dünyanın hiçbi yeri bu kadar modern değil
0
photo85
(06.06.23)
(1)

Bankadan çekilen eski 100 dolarlık banknot sorun çıkarır mı?

solo
Merhaba dostlar,Bugün bankadan hesabımdaki bir miktar doları çektim, 100 dolarlık banknotlar halinde aldığım paranın bir kısmı eski tip 100 dolarlık banknot kalanı ise yeni tasarım banknot.Bu eski banknotlar ne kadar daha geçerli? İleride tedavülden kalktı bu gibi bir sorun yaşar mıyım?
Merhaba dostlar,

Bugün bankadan hesabımdaki bir miktar doları çektim, 100 dolarlık banknotlar halinde aldığım paranın bir kısmı eski tip 100 dolarlık banknot kalanı ise yeni tasarım banknot.

Bu eski banknotlar ne kadar daha geçerli? İleride tedavülden kalktı bu gibi bir sorun yaşar mıyım?
0
solo
(31.05.23)
amerika'da bizdei gibi yürümüyor işler. 40'lardan falan dolaşımda olan paralar var. problem olmaz.
0
bohr atom modeli
(31.05.23)
(5)

İngilizce bilmeden Almanca öğrenmek?

sassot
Amacım almanyaya gitmek, genel amacım ise yurtdışına çıkmak yani kapağı yurtdışında bir yere atmak nereye olursa olsun. Almanca bilmenin daha çok fayda sağlayacağını düşünüyorum ingilizce bilen çok vardır ama Almanca o kadar yaygın değildir diye düşünüyorum?mantıklı olur mu sizce ?
Amacım almanyaya gitmek, genel amacım ise yurtdışına çıkmak yani kapağı yurtdışında bir yere atmak nereye olursa olsun. Almanca bilmenin daha çok fayda sağlayacağını düşünüyorum ingilizce bilen çok vardır ama Almanca o kadar yaygın değildir diye düşünüyorum?

mantıklı olur mu sizce ?
0
sassot
(28.05.23)
Almanca İngilizceden daha zor bir dil. Almancayı İngilizce öğrenen biri olarak tavsiye etmem. Zaten bir dili sadece okuma seviyesinde öğrenebilmek için uzun süre gerekiyor. Bugün başlasan 4 5 sene sonra Almanca okuduğumu iyi kötü anlayabiliyorum diyecek seviyeye gelirsin. Dil öğrenmek bir yatırım. Yurt dışı daha da zor. Duyduğunu anlaman, konuşabilmen gerekecek. Bu şansın İngilizcede daha fazla.
0
dissendium
(28.05.23)
Sektöre göre değişir ama büyük şirketlerde genellikle avrupalı, hintli, çinli çalışan mozaiği olduğu için ingilizce bilmeden almanca bilmen bi halta yaramaz. İngilizceyle birlikte iyi avantaj sağlar ama.
0
teoberk
(28.05.23)
Almanyadaki herkes oldukça iyi ingilizce biliyor ancak şirketler çok zorda kalmadıkça Almanca bilen kişiyi alır. Almanca öğrenmek kolay değil, ingceden bence 2.5-3 kat daha zor. İngilizce biliyorsan Almanca öğrenmek biraz daha kolay çünkü benzer sesler ve kelimeler var. Min 3-4 sene ciddi performansla Almanca C1 alırsın.
0
abi bi dizi buldum on numara
(28.05.23)
Dünyada sadece yüz milyon civari insanin konustugu bir dili ögrenmenin sana hiçbir faydasi olmaz Almanya'ya gitmeyecegin sürece. ingilizceden sasma.
0
Yourcousinmarvinberry
(29.05.23)
ingilizce bilmeden almanca öğrenirseniz tek başınıza tatile yandaki ülkeye bile geçemezsiniz. böyle bir arkadaşım var. önce ingilizce sonra almanca yapın. ingilizce bilmemek okuma yazma bilmemek gibi bir şey bir insanın yurtdışı planı varsa.
0
bohr atom modeli
(31.05.23)
(7)

Başarılı olmak, hayat amacı olabilir mi?

sassot
Genel olarak değil, kişisel olarak soruyorum.Yani bir insan "başarılı olmayı" kendine hayat amacı olarak belirleyebilir mi?çalıştığı işte, uğraştığı şeylerde, kafayı taktığı durumlarda, aile ilişkilerinde, ikili ilişkilerde, iş yerinde, bulunduğu çevrede...
Genel olarak değil, kişisel olarak soruyorum.

Yani bir insan "başarılı olmayı" kendine hayat amacı olarak belirleyebilir mi?

çalıştığı işte, uğraştığı şeylerde, kafayı taktığı durumlarda, aile ilişkilerinde, ikili ilişkilerde, iş yerinde, bulunduğu çevrede...
0
sassot
(27.05.23)
Bir çok insanın kendini kandırma yöntemi bu. Yegane amaç verimli ve mutlu olmak olmalı.
0
deer hunter
(27.05.23)
Bu konuda çok düşündüm, en sonunda her şeyin boş olduğuna karar verdim.

Bir şeylere motive olma yolunda ilerlerken bir anda "Bunun kime ne faydası var? Zaten şurda 50 sene sonra hepimiz ölmüş olacağız. Eee, ne anladım bu işten?" düşüncesi geliyor aklıma. Ne kadar mantıklı bilmiyorum ama eğer Einstein değilsen ve dünyayı değiştirecek bir şeyler yapacak maddi/akli gücün yoksa bence gerçek bir hayat amacı da yok. Ki o bile şüpheli, insanlığa faydam olsa ne olacak? İnsanlar zaten bu dünya için külliyen zarar.

Falan filan. (:
0
avianthem
(27.05.23)
İnsan böyle yaşarsa tükenir bence. Benim amacım “mutsuz olmamak”
0
ruhen hastayim ben
(27.05.23)
Belirleyenler var olsa da, o sahip olmamız gereken iç huzuru yakalamadıktan sonra sıradan hobiden farkı kalmıyor bunun .

Bu süreçte sorun olan şeylerden biri de mükemmeliyetçi, her daim çıtayı yüksek tutanın zamanla kendisinden düşük performans sergileyen diğer insanlara karşı bakış açısının ne olduğudur.
Diğer insanlar ayrı ve salt kendi başarısı adına bütün çabalarının sonunda geldiği nokta bu ise,
i.hizliresim.com
doğrusu derin bir yalnızlık yaşayacağını düşünüyorum.

Başarı isteği, özellikle insani konularda haddi aşmaya sebep olmamalı.
Esas olan ise özel menfaatten uzak yapılan iyiliklerdir.
İyilik yapanın, kendiainin iyi biri olduğunu düşünmesi de ayrıca hatadır.
0
diyecevaplandı
(27.05.23)
bence belirleyemez. bazı insanlar yemeği tabağa koyarken bile kenarına taşırmamaya özen gösterir. bazıları cart diye koyar sonra siler, bazıları ise öylece verir.

bence yapılacak bir eyleme karşı üç çeşit yakaşım vardır: özensiz olmak, yeteri kadar uğraşmak ve o iş için elinden gelen her şeyi yapmak. bazı insanlar 1-2 arasında gider, bazıları 2-3 arasında. bu yapı meselesidir. genelde 2-3 arasında gidenler başarılı olur. diğerleri olmuşsa da şans büyük rol oynamıştır.

özetle siz ben bu işte başarılı olacağım diye diretseniz de büyük ihtimalle buna sizi uzun uzun şekillendiren geçmiş hayatınız karar verecek.
0
bohr atom modeli
(28.05.23)
hayat amacı dediğin şey öyle karar vermekle olmuyor. çoğunlukla çocukluk travmaları, karakter özellikleri gibi çok derinden gelen güdülerin birleşimi ile farkında olmadan bir yol çiziliyor.
0
orpheus
(28.05.23)
Evet, olur. Tek amacı değildir. Amaçlarından biridir.
0
gabe h coud
(28.05.23)
(6)

90'larda abur cuburlardan cikan seyler

antikadimag
hatirladigim kadariyla hobby cikolatalarinin bilgi stickerlari oluyordu dolabima yapistirdigimi hatirliyorum. cok kisa ansiklopedik bilgi veren. dogru mu hatirliyorum?bir de yine bir seylerden cikan fosforlu sekiller oluyordu. bunlar neydi, neyden cikiyordu hatirlayan var mi?hatirladiginiz baska sey
hatirladigim kadariyla hobby cikolatalarinin bilgi stickerlari oluyordu dolabima yapistirdigimi hatirliyorum. cok kisa ansiklopedik bilgi veren. dogru mu hatirliyorum?

bir de yine bir seylerden cikan fosforlu sekiller oluyordu. bunlar neydi, neyden cikiyordu hatirlayan var mi?

hatirladiginiz baska seyler varsa onlari da yazabilirsiniz.
0
antikadimag
(26.05.23)
cipslerden çıkan tasolar. yukarı aşağı oynatınca şekilleri değişirdi
0
bahçedekisandal
(26.05.23)
wall sakız vardı içinden komikli sözler olan şeyler çıkıyordu.(Mate-matik yeni bir deterjan mı? gibi)
0
basond
(26.05.23)
tasolar looney tunes ile baslayip, pokemona evrilmisti. o cok klasik.

su cikolatalari hatirlayan yok mu, internette de bulamadim aratinca.

sonra bir gofretten pervane cikiyordu sanki. boyle elimizde dondurup ucuruyorduk havada. bunlari hatirliyor muyum yoksa uyduruyor muyum? nostalji yapalim nerede 80'liler 90'lilar.
0
🌸antikadimag
(26.05.23)
@basond, sakizlardan dovme cikiyordu benim hatirladigim.
0
🌸antikadimag
(26.05.23)
productimages.hepsiburada.net

dediğin bu gofrete bantlı şekkilde veriyorlardı evet. şununla oynuyorduk küçükken yav. tabletle falan kıyaslayınca bi gülme geldi.
0
bohr atom modeli
(27.05.23)
Hobby'den bilgi stickerını hiç hatırlamıyorum. Dövme çıkanları hatırlıyorum. İşte karikatür, çıkartma vs. çıkan sakızlar vardı. Standart o zaten.

Bir de kutular vardı. Adlarını hatırlamıyorum. İçinden süngerimsi dokulu sakızımsı/şekerimsi bir şey çıkıyordu. Onun dışında kutu içinde kolye, oyuncak, sticker vs. garip şeylerden biri çıkıyordu rastgele. Yani 3-4 itemli kutulardı. Duyuruyu gördüğüm anda o geldi aklıma. Şimdiki aylık bilmemne liralık üyeliğe içinde çeşitli ürünler gönderilen kutu muhabbetinin atası ve bir avuç büyüklüğünde olanıydı.
0
nawar
(27.05.23)
(6)

Olumlama cümleleriniz neler?

harmanyeri
Kendinize iyi enerjiyi çekmek için kullandığınız telkin içerikli cümleler nelerdir?
Kendinize iyi enerjiyi çekmek için kullandığınız telkin içerikli cümleler nelerdir?
0
harmanyeri
(26.05.23)
Bu durum beni üzüyorsa/kaygıya sokuyorsa onu değiştirmeye çalışabilirim. Bunun için bir şeyler yapmam mümkün. Fakat çabalarıma rağmen bu durumu çözemiyorsam ve üzülüp kaygı duymaya devam ediyorsam benden bağımsız gelişiyor demektir. Elimde olmayan şeyler için de üzülmemeli/kaygı duymamalıyım.

Uzun yıllar sonucunda bu felsefeyi benimseyebildim.
0
ruhen hastayim ben
(26.05.23)
Nothing behind me, everything ahead of me, as is ever so on the road.

- jack kerouac
0
freebird5406_2
(26.05.23)
Lale devri nasil bi.. pardon o baska bi seydi. Ama mantik ayni mantik, nasil ki gecmisteki sikintilarim artik umrumda degil, gecti gitti, simdikiler de ama yarin ama 1 sene sonra ayni bu kivama gelecek ve unutulacak. Kendime bunu hatirlatiyorum daralinca.
0
unidentified floating object
(26.05.23)
"daha zorunu atlattın".

geçersiz kaldığı gün öldüğüm gündür herhalde.
0
bohr atom modeli
(26.05.23)
Allah sevdiği kulunu sınarmış..
0
yalniz kizkulesi
(26.05.23)
yarın yeni bir gün.

ne olmuş olursa olsun, o oldu ve kişisel tarihimde yerini aldı. yarın öyle olmak zorunda değil. yine öyle mi oldu, onun da yarını var, böyle zincirleme gideceği için --> yarın yeni bir gün.
0
nimberjack
(26.05.23)
(8)

maaş pazarlığı nasıl yapılır?

metematik
ilk işe girişteki maaş pazarlığında neleri mutlaka yapmak, nelerden kaçınmak lazım?
ilk işe girişteki maaş pazarlığında neleri mutlaka yapmak, nelerden kaçınmak lazım?
0
metematik
(26.05.23)
Pazarlık yapma. Tavsiyem bu. İş ögrenene kadar çalış. Sonra pazarlık yaparsın. Yine de bilgi vermiş olayım. Esnek çalışma saatleri gibi bir şey yoktur. Fazla çalışacaksan fazla mesai ücreti iste.
0
dissendium
(26.05.23)
ilk işte pazarlık yapılmaz :)
0
candide
(26.05.23)
“ilk iş” değil “işe ilk giriş” olacak, tek başına “işe giriş” olarak da söylenebilir.
0
🌸metematik
(26.05.23)
soyle bir sey gormustum: fearlesssalarynegotiation.com
0
fakyoras
(26.05.23)
Pazarlık yapın.
Bir işimde beklentimden yüksek bir maaş beklentisi söylemiştim. Kabul etmişlerdi.
Çok fena içime oturdu. Yıllarca. Belki de %25 daha fazla isteseydim vereceklerdi veya tam üst limitleri kadar talep ettim. Asla öğrenemeyeceğim :)


"Benimle aynı işi yapan ekip arkadaşlarımın altında bir ücret almak istemem. Eğer böyle bir durum varsa şimdiden düzenleyelim ki ileride sıkıntı yaşamayalım"
Bu cümleyi kendi meşrebinize göre daha sert veya daha yumuşak söyleyebilirsiniz.
0
michael_knight
(26.05.23)
Bak ben aşçıyım, bizim piyasada az çok bellidir ücretler, girerken deriz biz, abi piyasa böyle böyle benim fiyatım da bu. Senin sektör nedir nasıl ilerler tam bilemem. Ama fiyatı sen koy masaya
0
diye yazdim ama hep yalan
(26.05.23)
kendini ucuzdan satmamak lazım. o maaşı vermeyeceklerse bile iyi intiba bırakabilir.
0
bohr atom modeli
(26.05.23)
ne kadar yüksek söylersen o kadar iyi. çok yüksek buldularsa onlar daha düşüğünü teklif etsinler, o zaman düşün. keriz gibi düşük maaş söylersen onların işine gelir.
0
abelardo
(26.05.23)
(11)

izlenen filmi unutmak

karayel
filmi beğendiğimi ya da beğenmediğimi hatırlıyorum, bazen de parça parça görüntüler geliyor gözümün önüne. ancak hakkında birkaç cümle söyleyebilecek kadar hatırlayamıyorum.dün 2 film izledim. İkisini de sonuna geldiğinde daha önce izlediğimi fark ettim.var mı böyle olan, neler oluyor?
filmi beğendiğimi ya da beğenmediğimi hatırlıyorum, bazen de parça parça görüntüler geliyor gözümün önüne. ancak hakkında birkaç cümle söyleyebilecek kadar hatırlayamıyorum.

dün 2 film izledim. İkisini de sonuna geldiğinde daha önce izlediğimi fark ettim.

var mı böyle olan, neler oluyor?
0
karayel
(26.05.23)
Bro izlediğimiz her filmi okuduğumuz her kitabı hatırlamayız, beynin yeni bir bilgi geldikçe eskisini geriye atar ama sonra onunla ilgili küçük bir ipuçu geldiğinde "dur lan bunu arıyor galiba" deyip tekrar önüne çıkarır, bu iş böyle yürür. Tabii ben sana en basit haliyle anlattım normalde biraz daha karışık.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(26.05.23)
Bro ben de sana mesela Yüzüklerin Efendisi serisinin her sahnesini anlatırım ama 2 hafta önce izlediğim bi filmi hatırlamam mesela, onda da öyle olmuş olabilir o film spesifik olarak ilgisini çeken etkileyen bir şekilde bellekte kalmasına neden olan özelliklere sahip bir filmdir, yani her filmi nasıl hatırlayacağız abi skynet miyiz biz :)
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(26.05.23)
hocam bunun sebebi nedir bilmiyorum ama çok sorun edilecek bir şey olduğunu düşünmüyorum.
bazılarımızın beyni bunları geçici hafızaya atarken bazılarımızın beyni farklı algılıyor herhalde.
benim de öyle arkadaşlarım var adam 5-10 sene önce olmuş maçın senesini skorlarını hatırlıyor. bana sorsan tuttuğum takımın geçen seneki büyük maçlarında galip mi mağlup mu oldu onu bile hatırlamam.
0
lazpalle
(26.05.23)
Benim film, dizi, kitap hafızam iyidir. Daha doğrusu genel olarak okuduğum, izlediğim şeyleri ya da yıllar önce biriyle yaşadığım bir muhabbeti kolay kolay unutmam. Ama bende de yüz hafızası yok mesela. Bugün tanıştığım birini yarın görsem unutup tekrar tanışıp rezil olurum. Herkesin hafızası başka alanlarda gelişmiş oluyor, yapacak bi şey yok
0
nundu
(26.05.23)
Kesinlikle bana da oluyor. Pandemi doneminde bir ton film izledim ama cogunun ya ismi gelmiyor aklima ya da tek tuk sahne geliyor ama bir yere baglayamiyorum.
0
14
(26.05.23)
netflix izlemeye başladığımdan beri böyleyim. her gün yeni bir şeyler izliyorum ve çok hızlı bitiriyorum. asla hiçbir şey aklımda kalmıyor.
0
neira
(26.05.23)
aaaa ben. hafızam iyi olmasına rağmen kitap / film ve dizileri tükettikten sonra net unutuyorum.
bir kere 10 bölümlük dizinin 8. bölümünde "oha ben bu diziyi izlemiştim" diye hatırladım. ayıp olmasın diye son iki bölümü de izleyip tekrar bitirdim. şu anda diziye dair iki görüntü falan aklımda. nasıl bittiğini bile hatırlamıyorum.
0
dunga
(26.05.23)
Birçok insan böyle sanki. Bende olmuyor mesela. Yıllar önce izlediğim filmi, videoyu hatırlarım.
0
glamdr1ng
(26.05.23)
bence iki sebebi var. dopamin ve anksiyete

ozellikle pandemi ve sonrasinda inanilmaz fake dopamine ve anksiyeteye maruz kaldik. gunluk vaka sayilari, deprem olacak, virus bulacak vs.. yaninda moron gibi instagramda, tiktokta takilma, hizli biseyler tuketme derken an'a odaklanma yetimizi kaybettik. eskiden film izlemek bir ritueldi. simdi bir rutine dondugu icin akilda kalicilik da azaldi. eyyorlamam bu yonde:)
0
buenosdias
(26.05.23)
ben de unutuyorum. ancak yanlışlıkla tekrar açarsam "ben bunu izlemiştim" oluyor. bunun nedenini bilmiyorum çünkü çok fazla odaklanıp çözümlemesini yapmaya çalıştığım filmleri bile unutuyorum yeri gelince ama bazı filmleri daha çok hatırlıyorum.

tam olarak odaklanıp odaklanmadığım bunun nedeni olabilir mi emin değilim.

bir de benim imdb oylama listemde yaklaşık 1700 film var. ayda yılda bir film izleyen birinin izlediği filmleri aklında tutması daha kolay sanki.
0
bohr atom modeli
(26.05.23)
Netflix arti 1.

Netflix'te izledigim hicbir seyi hatirlamiyorum.

Resmen tek kullanimlik, kullan at tuketim kulturunun 1 numarali temsilcisi gibi.
0
baldur2
(27.05.23)
(6)

çalışmaktan sıkılmak var mı böyle bir şey?

stationary traveller
iyi gelir diye çıkılan 2 haftalık yıllık izin sonrası benzer duygularda kalmak normal midir? iş ortamı güzel, mobing yok, iş 1-2 sene önce hayali kurulan bir iş. ama bir isteksizlik var. nasıl motive olabilirim? teşekkür ederim.
iyi gelir diye çıkılan 2 haftalık yıllık izin sonrası benzer duygularda kalmak normal midir? iş ortamı güzel, mobing yok, iş 1-2 sene önce hayali kurulan bir iş. ama bir isteksizlik var. nasıl motive olabilirim? teşekkür ederim.
0
stationary traveller
(24.05.23)
akışına bırak müdür düzelir.
0
sizofren06
(24.05.23)
motive olmak için ya işten çıkarsan hayatta kalamayacak kadar fakir olman lazım ya da aşırı iyi para kazanıyor olman lazım. benim 12-13 yıllık çalışma hayatım bana bunu gösterdi.

en motive olduğum zamanlar haftada 80 saat çalıştığım ama cebime ayda binlerce dolar girdiği zamanlardı. hahaha.
0
bohr atom modeli
(24.05.23)
Hiç sıkılmıyorum. Hobi olarak yaptığım bir iş belkide ondan.
0
yalniz kizkulesi
(24.05.23)
Bir yerde, yapılan tatillerin etkisinin en fazla 2-3 gün sürdüğünü okumuştum.
Motive olmak için ise, bulunduğum yerin birçok kişinin hayali olduğunu düşünüyorum. Kendime 'nankörlük' etme' diyorum.
0
pro9it9is9
(24.05.23)
Keyifli olsaydı para vermezlerdi diyorum kendime ve sabah kalkıp işe gidiyorum. Tatiller özellikle yaramaz bana. Çalışılmayan bir hayatın varlığını görüp geri dönüp çalışmak her kötü gelmiştir:/
0
boyalı kuş
(24.05.23)
@boyalı kuş+1
Allah isteyene yaşamak için çalışmak zorunda olmayacağı bir hayat nasip etsin.
Soruya cevap, beterini görünce daha fazla motive olabiliyor insan.
0
Amaranta ursula
(24.05.23)
(5)

Bu hangi film?

sacrilegious
Bi film var, belki 10 sene önce izlemişimdir ve hakkında neredeyse hiçbi şey hatırlamıyorum ve gece gece aklıma takıldı. 1-Yabancı2-Siyah beyaz(eski bir film değil çekim siyah beyaz)3-Emin değilim ama bir kadının bunalımları anlatılıyordu4-Köprüde geçen bir sahnesi vardı5-Kadının beyaz elbise giydiğ
Bi film var, belki 10 sene önce izlemişimdir ve hakkında neredeyse hiçbi şey hatırlamıyorum ve gece gece aklıma takıldı.

1-Yabancı
2-Siyah beyaz(eski bir film değil çekim siyah beyaz)
3-Emin değilim ama bir kadının bunalımları anlatılıyordu
4-Köprüde geçen bir sahnesi vardı
5-Kadının beyaz elbise giydiği bir sahne vardı (olmayadabilir)
6-Amerika’da geçiyordu(yne emin değilim)

Hadi bakalım buyrun hangi film bu?

Nasıl bulacaksak…

Teşekkürler
0
sacrilegious
(20.05.23)
angel-a
0
freebird5406_2
(20.05.23)
Amerika'da geçmiyor ama la fille sur le pont?
0
kobuzchu kiz
(20.05.23)
Köprü sahnesi, hikayenin bir kadın ekseninde dönmesi ve siyah-beyaz olması bana da Angel-A'yı hatırlattı.
0
huçi kuçi
(20.05.23)
Helal olsun size evet Angel-A idi.
0
🌸sacrilegious
(20.05.23)
angel-a'da olay paris'te geçiyor. köprü de pont alexandre III. ama benim de aklıma gelen ilk film @kobuzchu'nun dediğiydi.
0
bohr atom modeli
(20.05.23)
(1)

Almanca dinleme

dissendium
Almanca telaffuz konusunda sorun yaşıyorum. Kelimeleri nasıl okuyacağımı bilmiyorum. Aslında önemli bir kısmını doğru tahmin ediyorum ama bazılarında İngilizce kafamı karıştırıyor. Youtube'da dinleyebileceğim kanallar önerir misiniz? Amaç kulağımın alışması. Sağ olun. Canlı haber yayını linki de ola
Almanca telaffuz konusunda sorun yaşıyorum. Kelimeleri nasıl okuyacağımı bilmiyorum. Aslında önemli bir kısmını doğru tahmin ediyorum ama bazılarında İngilizce kafamı karıştırıyor. Youtube'da dinleyebileceğim kanallar önerir misiniz? Amaç kulağımın alışması. Sağ olun. Canlı haber yayını linki de olabilir.
0
dissendium
(19.05.23)
deutschlandfunk kultur diye bir radyo var onu öneririm. çok güzel tartışma programları oluyor. yoksa deutschewelle olabilir.
0
bohr atom modeli
(19.05.23)
(5)

Turkiye'den yurtdisina para gondermek

baldur2
En mantikli ve ucuz yol hangisi?Turk lirasini doviz burosunda dolar yapmaya gerek var mi?Transfergo calisiyor? Meblag 150 bin lira civari bu arada.
En mantikli ve ucuz yol hangisi?

Turk lirasini doviz burosunda dolar yapmaya gerek var mi?

Transfergo calisiyor? Meblag 150 bin lira civari bu arada.
0
baldur2
(17.05.23)
ben yakın zamdan da kripto para ile gönderdim. ama tutar daha düşüktü. riskli tabii biraz.
0
mahone
(17.05.23)
7-8 bin euro gönderip geri aldım birkaç ay önce iki parça halinde. wise 6 euro mu ne kesti her transferde.
0
bohr atom modeli
(17.05.23)
@mahone kriptoda nasıl bir risk var anlamadım. stabil koin (usdc-usdt) gönderebilrsiniz rahatlıkla. Tabi karşı ülkede kripto için vergilendirme sistemi nasıl ona da bakmak lazım.
0
nuevo
(17.05.23)
Ben yapi kredi ya da garanti kullaniyorum, swift
0
camussar
(17.05.23)
teb'in anlaşmalı olduğu yurtdışı bankaları var. en masrafsız ve kolay yolu bu.
0
roe
(17.05.23)
(3)

ingilizce çeviri

mhmt11226
Some may say it's a pessimistic view, but I say it's just being true.Bu cümle en doğru şekilde nasıl çevrilir Türkçe'ye?
Some may say it's a pessimistic view, but I say it's just being true.


Bu cümle en doğru şekilde nasıl çevrilir Türkçe'ye?
0
mhmt11226
(16.05.23)
Kimileri bunun kötümser bir bakış açısı olduğunu söyleyebilir ama ben sadece doğru olduğunu söylüyorum
0
avatar is back
(16.05.23)
deepl'e göre:

Bazıları bunun kötümser bir bakış açısı olduğunu söyleyebilir, ancak ben bunun sadece gerçekçi olmak olduğunu söylüyorum.
0
halanne
(16.05.23)
I say "ben söylüyorum" olarak çevrilmek zorunda değil. Türkçede bu halde "bence" ya da "bana göre" daha uygun. "Ben söylüyorum" diye çevrilmemeli bence.
0
bohr atom modeli
(17.05.23)
(9)

sizce seçimde fark % kaç olursa oylar tekrar sayılmaz & itiraz reddedilir?

tukenmez adam
diyelim ki seçim çok yakın sonuçlarla bitti ve kk kazandı. karşı taraf yeniden sayım cart curt diye bu süreci uzatabilir. oyların sayılması da çok uzun sürebilir. sizce aradaki fark % kaç tan büyük olursa seçim gecesi net sonucu alıp 15 mayıs ta kk yı çankayada görebiliriz?
diyelim ki seçim çok yakın sonuçlarla bitti ve kk kazandı. karşı taraf yeniden sayım cart curt diye bu süreci uzatabilir. oyların sayılması da çok uzun sürebilir. sizce aradaki fark % kaç tan büyük olursa seçim gecesi net sonucu alıp 15 mayıs ta kk yı çankayada görebiliriz?
0
tukenmez adam
(11.05.23)
En az %53 alması lazım KK'nın bence.
0
gallienus
(11.05.23)
bence %1 ve üstüne ses çıkarmazlar, çıkaramazlar. 64 küsür milyon seçmen oy kullanabilecek. düşün. şu an hesaplamaya üşendim ama demokrat dedemin %51 alması bile akp cenahı için büyük hezimet olur, öyle 300-500 oyla kaybetmiş olmazlar.

ha onların ne yapacağı hiç belli olmaz tabii, bunları tartışıyor olmamız bile abes ama normal şartlarda bir puanlık farkın fazla fazla yeterli ve açık olması lazım.
0
mark greg sputnik
(11.05.23)
tekrar sayım, itiraz olmayacak adım gibi eminim. herkes ibb'den dolayı tedirgin ama orada 48,55'e 48,80 gibi ufacık bir fark vardı.

cb seçiminde kk sallıyorum 50.5 alırsa, oğan + ince 4 bile alırsa tayyip max 45.5 alıyor ve fark 5 puan oluyor daha nolsun? ibb gibi bir seçim değil bu.

kk kazandı ve çok yakın sonuçlarla bitti durumu olamaz
0
avatar is back
(11.05.23)
Çok çok küçük bi fark olması lazım ve tüm partilerin istekli olması lazım bence kabul görmesi için.
Sadece istanbul değil...çok ciddi tepki olur diye düşünüyorum; çünkü herkes çok gergin ve mişyonlarca kişi tepki gösterecektir
0
gadlemler
(11.05.23)
51 altında kesinlikle tantana edicekler ama bu sefer zorlasalar da yapabileceklerini sanmıyorum ama belli de olmaz. erdoğan 46 olsa kk 51 yapsa bu farkla net olur. zaten 27 milyon oy yeterli ve bu alınırsa o saaten sonra muhalefet meydana çıkar.
0
mikahakkinen
(11.05.23)
50,1 - 50,2 gibi bir sonucu kim alırsa alsın diğer taraf itiraz edip tekrar saydırır, kanuni hak çünkü.

Ama 50,5 ve üstüne kimse itiraz etmez bence, yine tantana olur ve ititraz vs edilir yasal süreçler işler ama sonuç değişmez. Çünkü kaç kere sayarsan say 50,5 olan oran ya 50,4 olur ya da 50,6.
0
John Bloor
(11.05.23)
55 de olsa 60 da olsa kripto fetöcüler müdahale etti, bu seçim illegal diyecekler. at fava bekle.
0
patronaj1
(11.05.23)
%50 bile alsa söylendiği gibi %60 gibi bir muhalefet olacak karşılarında ve bunlar farklı görüşten insanlar. hatta akp içinden bile buna itiraz eden çok seçmen olur.

yıllarca demokrasicilik oynayıp adama öyle cb seçimini yedirmezler. yerel seçim gibi olmaz. efendi gibi bırakıp gidecekler.
0
bohr atom modeli
(11.05.23)
konda.com.tr

Konda %49,3 bulmuş. Bakalım gerçekte ne olacak.
0
nhk ni youkosu
(11.05.23)
(13)

Para biriktiremedim ve kendimi suçlu hissediyorum

tchuck
geçen sene yurtdışına döviz bazlı iş yapmaya başladım. gerçekten elimi çok rahatlattı.ben işe girdikten 3 ay sonra, doların önüne set çekildi. dolar artmamaya başladı. ama her şeyin fiyatı uçtu. yediğim iskender 85 liradan 200 liraya geldi. yediğim et 100 küsur liralardan 400 liralara geldi. peynir
geçen sene yurtdışına döviz bazlı iş yapmaya başladım. gerçekten elimi çok rahatlattı.

ben işe girdikten 3 ay sonra, doların önüne set çekildi. dolar artmamaya başladı. ama her şeyin fiyatı uçtu. yediğim iskender 85 liradan 200 liraya geldi. yediğim et 100 küsur liralardan 400 liralara geldi. peynir keza aynı. aldığım nefesten ödediğim aidata kadar her şey. o günden bugüne dolar %10-12 arası anca arttı.

biraz da yılların vermiş olduğu yaşamamışlık nedeniyle para da harcadım açıkçası. tatilidir, almak istediklerimdir vs.

neyse;
işin özeti şu oldu. ilk maaşımı aldığım dönemler paranın yarısını kenara atıyordum ve biriktiriyordum. döviz artmıyorken enflasyonun %200lerde dolanması sebebiyle zamanla önce para atamamaya başladım, sonra kenardaki paraları yemeye başladım. aynı süreçte türkiyede çalışan arkadaşlarım en az %70-80 zam alırken, ben haliyle hiç zam alamadım.

bu durum beni perişan etti.
açıkçası iyi para biriktirebilmeyi amaçlıyordum 1 yılda. neredeyse hiçbir şey birikemedi. arada yaşadıklarım kâr kaldı, hepsi bu.

kendimi bu konuda kötü hissediyorum. arada yatırım mı yapsam diye düşünüyorum ama öyle bir rahatlığım da yok gibi hissediyorum.

sizce önümüzdeki dönem daha da mı imkansız biriktirmem?
veya sizce kredi kartı ve kredi limitlerimi zorlayıp altın falan mı alsam? önümüzdeki dönem döviz artarsa onların taksitlerini ödemem kolay olur vs.

biraz saçma bir başlık oldu ama, bu durum bana çlok koyuyor. o yüzden yazmak istedim
0
tchuck
(08.05.23)
Bir yıl çok uzun bir zaman dilimi değil; biriktirseydiniz de astronomik bir para olmayacaktı. Kendinizce güzel vakit geçirmişsiniz, bence çok da kötü hissetmenizi gerektirecek bir şey yok. Seçim sonrası dövizin artacağı bekleniyor; bence orta vadede Türkiye'de dövizle para kazanmak TL ile kazanmaktan her şartta daha iyi. Bunun tam tersinin geçerli olması için TL'nin döviz karşısında ciddi değerlenmesi lazım ki bunun olması da kısa vadede çok olası gözükmüyor. Dolayısıyla zaman içinde para biriktirme kapasiteniz bence tekrar artacaktır.
0
salihdt
(08.05.23)
1 yıldan bahsediyorsun. 70 yaşına gelmiş de ortada kalmış değilsin. tekrar çalışır tekrar kazanırsın. hiç değilse gönlünce harcamışsın, birine borç verebilirdin geri vermeyebilir ve o harcayabilirdi, kumar gibi alışkanlıklarda hiç edebilirdin, en kötüsü belki sağlık harcaması yapabilirdin. zaten 1 yılda biriktireceğin en fazla ne olabilirdi? tr’de aşağı yukarı çoğumuz aynı durumu yaşıyoruz. boşver.
0
deartheodosia
(08.05.23)
Sürekli her yerde para konuşuluyor, hem enflasyon konuşuluyor çok haklı olarak hem de bir kısım maalesef ağır görgüsüz insan şurdan buna girdim, burdan beşe ona katladım diye kafa ütülüyor. Sizin gibi buradaki maaşlı çalışana göre bayağı avantajlı döviz kazananlar bile maalesef söylediğiniz gibi bir suçluluğa kapılıyorlar. Kapılmayın. Kendinizi başkalarıyla kıyaslamayın.
0
sibertenik
(08.05.23)
geçen geçmiş artık, keyifli bir 1 yıl yaşamışsın şu kriz ortamında :)

senin yerinde olsam TL borçlanarak mal edinirdim. (araba, arsa vs.)
0
brkylmz
(08.05.23)
perişan olma sebebin döviz bazlı maaş alıp, gönlünce gezip tozup hayat yaşayıp para biriktirememek mi :) gayet iyi yapmışsın ilk defa iyi para kazanmaya başlayınca insan kendine de yatırım yapıyor ve yapmalı zaten. gezmek tozmak bunlar boşa giden paralar değil bence. bundan sonrasına bakacaksın, dövizi enflasyonu suçlayıp kolaya kaçmaktansa harcamalarını kontrol edeceksin gayet basit. güzel 1 sene geçirdiysen hiç düşünme.

harcadıktan sonra değil harcarken düşünmen lazım.
0
roket adam
(08.05.23)
sadece para biriksin diye mi biriktirmek istiyorsunuz? bir amacınız yoksa motivasyonu bulmak zor olabilir.
0
bohr atom modeli
(08.05.23)
suclu hissetmen normal ve dogru. rasgele para harcamak = kendine yatirim degil bence. bunu ilerisi icin ders olarak al. eger soylendigi gibi normalde kenara para atacak disiplini kendinde bulamiyorsan hedef koymak (1 senede bilmem kac dolar birikecek gibi) veya ev arsa tarzi bir sey icin borclanip onun borcunu odemek mantikli olabilir.
0
hot potato
(08.05.23)
arkadaşlara ek olarak sadece bir madde söyleyeceğim ki bir daha böyle bir şey yaşamayın;
yüksek enflasyonda harcamalarınızın artması normal, burada limiti zevkinizi düşünerek biriktirdiğiniz parayı harcamaya koymak lazım. o parayı geleceğiniz için biriktirdiniz, zevkiniz için harcayamazsınız. acil durumlar-emeklilik-ev peşinatı gibi durumlar dışında o paraya dokunmamanız gerektiğini anlamanız gerekiyor yoksa sürekli aynı şeyi yaşarsınız. zevk harcamalarının sınırı yok ne de olsa.

burada ciddi bir hata yapmışsınız, bir daha yapmadığınız sürece sorun yok.
0
montreal
(08.05.23)
bütçeni yapamıyorsan en iyisi aktiflerini artırmak için borca girmek. prim yapmamış yerlerden bulabilirsen bir kaç milyonluk ev al. eurobond al.

telafi edersin, üzme kendini.
0
gabe h coud
(08.05.23)
Dövizi saldiklarinda, maaşın çat diye 1,5-2 katına çıkınca düzelir moralin :)
Ben de senin gibi doviz kazanıyorum, dediğim olayın olmasını bekliyorum.
Bu sırada olabildiğince tl borclaniyorum, sana da öneririm.
0
sckxyss
(08.05.23)
Kredi çekip ev al hocam.

Onu ödediğin sürece "kenara çok fazla para atamıyorum" diye hayıflanmana gerek yok, çünkü zaten durduğu yerde değerleniyor baya.
0
plutongezegendegilmi
(08.05.23)
Türkiye bir şekilde herkesi cezalandırıyor :D Normalde döviz kazanan kraldı ama dediğin gibi son yıl tam tersi oldu. Biz de eşimle şeye çok şaşırıyoruz, normalde hiç alamadığımız kadar dolar alıp biriktirebiliyoruz çünkü dediğin gibi dolar tutuldu ama tl olarak zamlar daha yüksek kaldı. Şu an büyük kriz olsa da eskiden kazanamadığımız doları kazanıyoruz sanki. İşler garip şekilde ters.

Sen yine uzun vadede iyi duruma gelirsin ama doları tutmaları sana patlamış. Çok sürdürülebilir değil ve tutulamadığında büyük hareketler yapıyor. Bu arada evet kredi kartıyla/krediyle borçlanmak mantıklı. Dolarını bozmayıp kartın minimumunu ödeyerek devam edebilirsin en mantıklısı o bence. Parası olmayan için sıkıntı ama sen paranı değeri altında bozmamak için bunu yapmış olacaksın.

edit: suçlu hissetme, senin durumun "ev aldım kiraya verdim %25 zam yapıldı kendimi suçlu hissediyorum" demekle aynı. Senlik bişey yok aslında ama şartlar çok kötü.
0
nhk ni youkosu
(08.05.23)
En iyisini yapmışsın boşver.
0
primetime
(08.05.23)
(3)

duty free rakı

yetkili birine benzeyen abi
yurtdışına rakı götürmek için İstanbul duty free’den mi almam lazım yoksa Avrupa’daki duty free’lerde de satılıyor mu?
yurtdışına rakı götürmek için İstanbul duty free’den mi almam lazım yoksa Avrupa’daki duty free’lerde de satılıyor mu?
0
yetkili birine benzeyen abi
(07.05.23)
Avrupa'da satılmıyor. En azından ben almanya ve Fransa'da görmedim.
Buna ek olarak en son Türkiye fiyatları duty freeden ucuzdu (geçen eylül)
0
logisticsmanager
(07.05.23)
almanya da marketlerde satılıyor rakı, en ucuzu orada. en son 12 euroydu 70'lik. www.google.com
0
tadellesever
(08.05.23)
dutyfree'den daha ucuz avrupa'da zaten galiba. ülkeye girince bir marketten alırsın. türkiye'ye gelirken alıyorum ben sadece dutyfree'den o da çoğunlukla kabin bagajı ile geldiğim için.
0
bohr atom modeli
(08.05.23)
(5)

İngilizce - Yolun Düşerse Bekleriz Nasıl Denilir?

ananiyimioguz
Google da biraz kurcaladım ama halk arasında, pratikte nasıl bir kullanım yapmak lazım?Benim bulduklarım:We are waiting for you, if you fall. Ki bu çok saçma geldi.We are waiting for you, if you happen to pass by. Olabilir gibi.We are waiting for you, If you're ever in the here. Bu da belki.For veya
Google da biraz kurcaladım ama halk arasında, pratikte nasıl bir kullanım yapmak lazım?

Benim bulduklarım:

We are waiting for you, if you fall. Ki bu çok saçma geldi.

We are waiting for you, if you happen to pass by. Olabilir gibi.

We are waiting for you, If you're ever in the here. Bu da belki.

For veya for you lar da kalkabilir sanki?
0
ananiyimioguz
(07.05.23)
"just stop by whenever you have time" derdim ben olsam ama aklindakini karsilar mi bilemedim.
0
e mice
(07.05.23)
if you ever come around, you are more than welcome.

come around yerine pass by da diyebilirsin ya da direkt if you are around da olur.
0
baldur2
(07.05.23)
"If you happen to come by, we'll be waiting for you."
0
sonhakan
(07.05.23)
if your way drops we wait.
0
bohr atom modeli
(07.05.23)
See you next time de geç
0
Slynmaster
(15.05.23)
(7)

gs ve bjk erkek baskette niye kotu?

speedy
fb neyi dogru yapiyor da bunlar yapamiyor?
fb neyi dogru yapiyor da bunlar yapamiyor?
0
speedy
(06.05.23)
Bu, parayla ve buralara ayrılan bütçeyle alakalı bir durum, buralar amatör branş diye geçer ve fazla bütçe ayrılmaz, bir Fenerbahçeli olarak şunu doğru yapıyoruz diyemem, yapılan şeyler sadece daha fazla bütçe ayırmak, daha fazla bütçe ayırınca daha iyi oyuncu gelir koç gelir o da şampiyonluk ve başarı getirir ama bu başarıların maddi karışlığı olmadığı için genelde bu yöntem çok tercih edilmez. Yani takıma 10 lira harcayıp Euroleague şampiyonu olursun ama Euroleague şampiyonluğu sana 2 lira getirir, yani prestijden başka bir kazancın yok, bu da çok önemli bir detay değil açıkçası. Aziz Yıldırım zamanında basketbola deli gibi para aktarıldı Avrupa'nın en iyi koçu getirildi ve Euroleague şampiyonu oldun, başka türlü olmaz zaten. Parayı biraz kıstığında play-off'a bile zor kalıyorsun.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(06.05.23)
sadece soyle soyleyeyim, fenerbahce'nin 1 ay once aldigi dorsey, gs'in tum takim maas butcesinin toplamindan fazla aliyor muhtemelen. ne yazik ki kendi takimim olan galatasaray'in, fenerbahce gibi zengin baskanlari yok, bu sebeple bu bransa para yatirilmamasini dogru buluyorum.
fenerbahce taraftari olsaydim da amator branslara bu paralarin yatirilmasini istemezdim sonucta senede 20-30 milyon euro sirf erkek baskete para aktarilacagina, o paranin cogunun futbola gitmesini isterdim. tercih meselesi tabiki
0
monicapp
(06.05.23)
Soru tam tersi olmalıydı: fenerbahce bu kadar geliri olmayan bir branşa neden bu kadar yatırım bütçesi ayırabiliyor şeklinde. Galatasaray ve beşiktaş doğrusunu yapıyor. Türkiye'de sporun esas sektörü futboldur. Ki o da avrupada başarı olmaksızın basketbolla aynı finansal etkilere ve sonuç olarak da kadere sahip.
0
baldan kaymak
(06.05.23)
FB, Ülker ile birleşip hazıra kondu, o seviyenin tadını düzenli şekilde aldığı için de sonrasındaki yıllarda yatırımı hiç kesmedi. Her sezon ciddi bütçelerle ilerledi. Ama bence gereksiz. Gereksizi şöyle açayım.

Türk kulüpleri, ekonomik açıdan eti budu belli olan kulüpler. Ve bu kulüplerin ciddi yatırımını tek yapması gereken branş, futbol olmalı bana göre. Elindeki kurşunu amiral gemin olan futbol için atmalısın. Basketbolda sağlam bütçe yatırıp Euroleague şampiyonu olsan mevzusu bir günde bitiyor neticede. Futbol öyle mi?

Galatasaraylıyım, Galatasaray erkek basketbolda geçen sezonki gibi Dee Bost, Melo, Isaiah Canaan, Blackshear gibi kaliteli yabancılarla güzel bir takım kurup da bana sezonda keyifli maçlar izletsin, gidebildiği yere kadar gitsin, kafi. Bu sezonki takım çok kötü.
0
jonas
(06.05.23)
fenerbahçe her şeyin futbol olmadığını biliyor. spor prestijdir. nihai noktada amaç hem ülke hem kulüp açısından prestij sağlamaktır.

fenerbahçe bunu yapıyor ve avrupa'da futbol dışındaki sporları takip eden herkesin tanıdığı bildiği bir kulüp. bu bir günden bir güne olacak bir şey değil. olimpiyatlara götürdüğü sporcular bile yeter.

futbolda zaten makas açıldı. şampiyonlar liginde yarı finale çıkmak ve bunu düzenli hale getirmek imkansız. futbol seyircisi biraz dar bakıyor olaya.
0
bohr atom modeli
(06.05.23)
Baskan, yonetici pragmatisligi. Bunlar sadece futbolda gunluk basari uzerine odaklanirlar. Plan, proje hicbir sey yoktur. Statlarini bile devlete yaptirdilar. Abdurrahim Albayrak daha 2-3 yil once amator subeleri toptan kapatalim diyordu ciddi ciddi. Ama gidip de 35lik sakat adamlara milyonlari gomerler o ayri, ona para vardir, ama basketciye, voleybolcuya para yoktur:)
0
freedonia
(06.05.23)
Aziz Yildirim faktoru. Bir milyon tane yanlisi vardir ama kulubun genetigine isledi, Fenerbahce sadece futbol degildir. Her sporcu degerlidir, FB formasi giyiliyorsa o desteklenir.
0
neck_and_neck
(06.05.23)
(3)

Takımla Uyumluluk mu, Takımında Öne Çıkan Olmak mı İyidir?

onkiloversemtamamım
Merhaba, ben aslında başarı odaklı olduğum için, kendi fikirlerimin doğruluğuna daha çok önem verip, güzel fikirlerle takımı yönlendirip bu sayede başarıya ulaşabileceğime inanıyorum. işe alım mülakatlarında bunun dengesine bakıyolar ama bi tarafta çok submissive olurum, diğer tarafta da kompleksli
Merhaba, ben aslında başarı odaklı olduğum için, kendi fikirlerimin doğruluğuna daha çok önem verip, güzel fikirlerle takımı yönlendirip bu sayede başarıya ulaşabileceğime inanıyorum. işe alım mülakatlarında bunun dengesine bakıyolar ama bi tarafta çok submissive olurum, diğer tarafta da kompleksli ve dominasyon kurmaya çalışan uyumsuz insan olurum diye çekiniyorum. Bunun dengesi nasıl olmalı? Sizin çalışma gruplarınızda sizce hangisi daha önemli? Takımla uyumlu olup başarıya ulaşmak mı yoksa takımın öne çıkanı olmak mı iyidir?
0
onkiloversemtamamım
(06.05.23)
Temel esaslara bağlı kaldıktan sonra takımla uyumluluktan bahsedilebilir.
Bu arada arada zaten en iyisini yaptığınızı düşünüyorsanız bir süre sonra farkedilirisiniz.

Bilgi, yetenek olduktan sonra kalabalık arasında onlar gibi sırandan biri olmak, bu şekilde ömür sürmek şu an olmasa da ileride kişinin en azından hayıflanmasına sebep olacaktır.

Çoğumuz aslında alışkanlıklarımıza ve çevremizdekilere biraz daha fazla bağlı olduğumuzdan, aslında hak edebileceğimiz çoğu şeyleri baştan kaybediyoruz.
0
diyecevaplandı
(06.05.23)
Takımda neyle öne çıktığınız önemli; "Güzel fikirlerle takımı yönlendirmek" demişsiniz mesela, o fikirlerin güzel olduğuna kim karar verecek. Takımda kendi fikirlerinin daha güzel olduğunu düşünüp de takımı yönlendirmeye çalışan başka biri daha varsa ne yapacaksınız?

Sektör vb. tabi ki önemli ancak çalışılan ekibin ahengini bozmamak önemli bir nitelik. Bu da aslında fikirlerinizin ne kadar iyi olduğundan bağımsız takım arkadaşlarınızla olan iletişiminizle alakalı bir şey. Yani işinizde iyiyseniz ve ekibinizle de iyi bir iletişim kurarsanız işiniz kolaylaşır.

Bu arada yine işine vb. göre de, başarıyı nasıl değerlendirdiğinize göre de değişir tabi ancak bir işi iyi yapmanız, örneğin terfi alacağınızı ya da daha iyi maaş alacağınızı falan garanti etmez. Bazı durumlarda bunlar kişisel performansınızla bağlantılı olmakla birlikte networkünüze, yöneticinizle iletişiminize, kendinizi nasıl pazarladığınıza ya da bazen tamamen doğru zamanda doğru yerde olmanıza bağlı olabilir.
0
salihdt
(06.05.23)
takımın ihtiyacına göre değişir. gerçek hayatta siyah ve beyaz yok bunu kabul etmek lazım.

futbol takımı kurdun, messi'yi mi ronaldo'yu mu alırsın? takım makine gibiyse messi'yi, ortalamayı yükseltmek istiyorsan ronaldo'yu alırsın. bazı takım oyuncuları ekstra bir şey katmaz ama var olanı zor da olsa bir üst noktaya taşır. bazıları ise kötü olan bir şeyi iyiye taşır. ikisi de kolay değildir.

mesela öss'de 100 binden 20 bine çıkmak için de büyük çaba gerekir, 20 binden 3 bine çıkmak için de. farklıdır ama bunlar için gereken çalışma yöntemleri.
0
bohr atom modeli
(06.05.23)
(12)

bir şey dinleyerek uyumayı sevenler neler dinliyorsunuz ?

freebird5406_2
podcast ile uyurum: (podcast ismi)müzik dinleyerek uyurumsesli kitap dinleyerek uyurumasmr ile uyurum (ne dinliyosunuz merak ettim :))spor programları dinleyerek uyurumradyo tiyatrosu dinleyerek uyurumgenelde ne dinliyorsunuz şu sıralar spesifik ne dinliyorsunuz çeşit olsun merak ettimbu ara mahir ü
podcast ile uyurum: (podcast ismi)
müzik dinleyerek uyurum
sesli kitap dinleyerek uyurum
asmr ile uyurum (ne dinliyosunuz merak ettim :))
spor programları dinleyerek uyurum
radyo tiyatrosu dinleyerek uyurum

genelde ne dinliyorsunuz şu sıralar spesifik ne dinliyorsunuz çeşit olsun merak ettim

bu ara mahir ünsal eriş ve töre sivrioğlu nun geri dönüyoruz podcasti güzel, bir şey bulamazsam kaan kural'lı potacast/amerikan mutfak hangisi varsa
0
freebird5406_2
(05.05.23)
Vizyonumun kısıtlı olması sebebiyle; Radyomadyo uygulamasını indirdim, radio45'lik çalarken uyku zamanlayıcı kuruyorum.
Aslında şurada iki ay önceye kadar TV'de NTV veya Habertürk açarak zamanlayıcı kurar öyle uyurdum. Sonra onun büyüsü bozuldu, ses ve ışık rahatsız etmeye başladı. Tabii bunda çatı katı bir eve taşınmam ve kafamı çevirince gökyüzünü görüyor olmak da etkili olmuş olabilir. Çünkü neden olmasın?
0
pavlis
(05.05.23)
youtube'da bir şey anlatan birinin videosunu açıyorum. ana sayfamdan, aboneliklerimden rastgele seçiyorum. bu aralar müzik teori videoları mesela.
0
floydian
(05.05.23)
Tam bir uyku ilacı: www.youtube.com

Bonus: www.youtube.com
0
halitkin
(05.05.23)
Sadece hiç uykum yoksa ve uyumaya çalışıyorsam şu ablayı dinliyorum çok garip şekilde hızlıca uykuya dalıyorum
youtu.be
Bir de ateş bana huzur veriyor. Şömine ateşi sesiyle uyumak çok rahatlatıyor
youtu.be
0
personaa
(05.05.23)
ferdi tayfur - içim yanar (repeat)
ya da kendi yaptığım müslüm baba listesi
arada orhan baba da takılıyorum
0
thedepressed
(05.05.23)
kardes payi en komik sahneler.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(05.05.23)
asmr hikaye dinliyorum fısıltılı. çocukken bize okudukları gibi. subodifay'da.
0
mark greg sputnik
(05.05.23)
Ben konusma acar uyurum, bu konusma podcastte de olabilir, radyo programi da film de. Yeter ki birileri konusuyor olsun ve arka planda ya ses olmasin ya da muzik varsa pozitif/notr bi tinisi olsun. Yuzde 98 ingilizce konusmalari dinlerim cok nadir de turkce. Birileri konusmadan uyuyamiyorum, kafamin icinde kendim konusmaya basliyorum yoksa.
0
unidentified floating object
(05.05.23)
cok fazla sey. genelde rahatsiz edici sesle. ismini vermek istemiyorum....... deniz goktas selam selami dinlerken uyudum aksam
0
ala09
(06.05.23)
Podcast ile uyurum: Teknoseyir haftalık gündem değerlendirmesi ya da haftalık muhabbet programı. Levent pekcan'ın sakin sakin bir şeyler anlatışı beni kıvama getiriyor.
0
Bruce
(06.05.23)
spor programı dinler uyurum ya da bi yayının tekrarını. arkada konuşan olsun yeterli.
0
koela
(06.05.23)
podcast: spurensuche (true crime)

hem dil açısından iyi oluyor hem de enteresan hikayeler var. yalnız ben hep ilk 2-3 dakikasından sonra uyuyakalıyorum.
0
bohr atom modeli
(06.05.23)
(3)

sinemanın entellektüel dönemi

vss
karpuz kabuğundan gemiler yapmaktabutta rövaşatadönersen ıslık çalbunlar aynı dönemin filmleri evet. peki bu dönemin tamamına ait filmlere nasıl erişebilirim? bir liste falan var mı?evet sinema cahiliyim biraz. ne yapayım :/
karpuz kabuğundan gemiler yapmak
tabutta rövaşata
dönersen ıslık çal

bunlar aynı dönemin filmleri evet. peki bu dönemin tamamına ait filmlere nasıl erişebilirim? bir liste falan var mı?

evet sinema cahiliyim biraz. ne yapayım :/
0
vss
(05.05.23)
blackkmamba
(05.05.23)
mubide yeni dönem türk filmleri var.
mubi.com
0
unalub
(05.05.23)
eksisozluk2023.com

buradan başlayabilirsin. ben bu başlıktan epey faydalandım.
0
bohr atom modeli
(05.05.23)
(21)

Seçimden umudu olan var mı?

personaa
Sadece benim mi umut 0 ?Gece gece moral bozma uyku kaçırma sorusu
Sadece benim mi umut 0 ?
Gece gece moral bozma uyku kaçırma sorusu
0
personaa
(04.05.23)
Oy vermek için konsolosluğa 8 saat yol gidicem ama benim de açıkçası umudum yok. Bu kadar rezilliğe rağmen oylar hala başa baş gidiyorsa 20 yıldır devletin tüm kurumlarını ele geçirmiş bir örgütün bu az farkı kolayca kapatamayacağını düşünmek gerçekçi gelmiyor bana.
0
synesthesia
(04.05.23)
Açıkçası umudum ilk defa var. 2014de asla yoktu, 2015de iktidar çoğunluğu kaybedince çok şaşırdım ama zaten yüzde 40ti oyları herkes de bunun altında beklemiyordu. Referanduma şaşırmadım. 2018de yine Tayyip kazanacağı belliydi anketler de bu yöndeydi sadece ikinci tura kalmamasına cok şaşırdım.

Esas umut veren 2019 İstanbul Ankara oldu. Şu anda da aslında akp ve MHP'nin ayrı listelerden girmesi, HDPnin desteği vb gezegenler sıralanmış gibi hissediyorum yani ilk defa evet kaybedebilirler diye düşünüyorum ve anketler de bu yönde. Sadece Muharrem İnce sinirimi bozuyor.
0
sanguine
(04.05.23)
Gel bakalım Muharrem olmasaydı şuan ilk turda demokrat dedemiz işi bitiriyordu. Ne umudu?
0
ulukayin
(04.05.23)
Gitgelliyim. istanbuldan ciddi oy kaybettiklerine eminim ama diger iller icin guvenemiyorum kucuk sehirlerde demokratik bir oylama yapildigina da inanmiyorum. kazanirlarsa hile derim :(
0
ala09
(04.05.23)
Çok umutlu değilim. Herkes rezilliği eşit derecede hissetmiyor. Eğer önceki seçimlerden çok farklı bir sonuç çıkacak olsaydı zaten bu zamana kadar sesi çıkardı milletin. Ecevit'in son dönemlerinde her gece tencere tava çalıyordu millet. Ülkenin bir kısmı sosyal ve ekonomik açıdan pek rahatsız değil. Büyükşehirler dışında fazla yakınan yok.
Asgari ücret zammı sınıfsallığı azalttı. Sayısının kaç olduğu bilinmeyen vatandaşlık almış mülteci var. Yatırımla vatandaşlık alanlar falan da var.

Kazanan az bir farkla kazanacak bence.
0
roe
(04.05.23)
Ben umutluyum açıkçası.
0
dissendium
(04.05.23)
erdoğan devrinin kapanacağını öngörüyorum. hissiyat ve gözlemim bu yönde. bu yönden sevindirici.

ancak herkesin bahsettiği ekonomik ve yaşam tahribatının kaldırılması bir yılı bulur diyorlar. bu bir yıllık süreç biraz zorlu geçeceğe benziyor. hele hele akp'nin ana muhalefet olacağı Türkiye'de işi daha da zorlaştırabilirler.

diğer açıdan ülkenin komple birden değişmeyeceğini biliyorum. bunu siyasiler yapamaz. siyasiler toplumda varolan belli bir fikrin temsilcisi ve aynasıdır. insanlar olarak her birimiz değişmedikçe ülke de değişmeyecektir.
0
Leonardo~Da~Vinci
(04.05.23)
Umut derken, neye umut?
Bence ilk turda bitme ihtimali bile yüksek. İlk turda bitmese de ikinci turda biter, ama bir şekilde biter.
Ama yaşam şartları hemen, hızlıca düzelmez, ondan benim de umudum yok. Ama umutlanmak için umudumuz var en azından.
0
gallienus
(04.05.23)
istanbul secimleri oncesindeki umudun aynisini hissediyorum ben. istanbulu vermezler napar eder alirlar deniyordu? nooooldu :)

bu secimden de umutluyum, olacak bence de. muharreme ragmen ustelik. sonrasinda cok ugrasicaz ama temizleyip bu bize birakilan enkazi kaldirmak icin, ama her sey cok guzel olacak ben inaniyorum.
0
in vino veritas
(04.05.23)
en iyi dönemlerindeken % 52 idiler. su an en iyi dönemleri değil
ve TR nin en ehemmiyetli gazetecesi ne diyor bakalım.
youtu.be
0
ankarakecisi
(04.05.23)
tayyüp 25 milyon oy bile alsa, muhaliflerin sandığa gitmesi durumunda ilk turda kk seçimi alabiliyor.

ibb seçiminde 400bin muhalif ikinci turda sandığa gitmeye karar verdiler neler oldu gördük. o 400bin kişiye 15bin kişi daha eklenseydi, evet şaka değil 415bin olsalardı, binali şu an ibb'den tarikatlara ve reklam şirketlerine para boşaltıyor olacaktı.

bu işin ciddiyetinin farkına varın, kendinize gelin! sandığa gidin
0
avatar is back
(05.05.23)
umut olmalı zor geçecek ancak muhalefet hiç bu kadar yaklaşmamıştı. kazanılsa da kaybedilse de değişim olacak.
0
mikahakkinen
(05.05.23)
evet. sırf bunun için 4 yıldır aldırmadığım ikametimi aldırdım yurtdışına. arkadaşıma da aldırdım arabamla kendim götürüp oy kullandırttım. ekmeleddin zamanında kullanmamıştım bile.

bu sefer gidecekler.
0
bohr atom modeli
(05.05.23)
Evet, bu sefer ben de umutluyum.
0
asteriks
(05.05.23)
ben umutlu değilim valla. tamamen kılıçdaroğlu kazanacak diye algı oluşturuldu. aksini kimse düşünmüyor, kabul etmiyor. sokak röportajları anketlerden daha gerçekçi geliyor bana.
0
nothing in my way
(05.05.23)
umutluyum, kazanacağız.
0
a7x
(05.05.23)
Erdoğan kazanırsa olumsuz olur diyenlerin oranı %68'den 53'e düşmüş (geçen yazdan bu güne)
www.youtube.com

izlemeye devam ediyorum bakalım.
Bayağı başa baş seçim olacak gibi.
0
nhk ni youkosu
(05.05.23)
peak'inde yuzde 52 aldi, su anda zar zor yuruyor, zar zor konusuyor. bu sefer de olmazsa, bir dahaki cumhurbaskani oglu olsun hatta bence.
0
baldur2
(05.05.23)
umutluyum. bize demokrasi tepeden verilmiş, değerini bilememişiz. bir nevi bu da bizim devrimimiz. ilk saltanatı atatürk yıktı, ikincisini de hep birlikte. umarım.
0
gabe h coud
(05.05.23)
Dolar 20 lira, enflasyon %100, gıda enflasyonu %150, kiralar 5-10 katına çıkmış, ülkede ne idüğü belirsiz 20 milyon adam var, benzin fiyatları tavan...

Buna rağmen muhalefetin kazanıp kazanamayacağı belirsiz :)

Açıkçası bu kadar beceriksiz bi adam olur da kazanırsa daha kötü, ülkeyi yönetemez, bi sonraki seçimde RTE'nin halefi %70'le gelip bu sefer de bi 40 sene yönetir ülkeyi.
0
plutongezegendegilmi
(06.05.23)
Dede kazanacak.
0
Kahvedesu
(06.05.23)
(2)

Erkek köpek kısırlaştırdıktan sonra

elitoangelito
P*pisi dışarı çıkar mı? Çiftleşebilir mi? (Kuru sıkı mı atıyor demek istedim)
P*pisi dışarı çıkar mı? Çiftleşebilir mi? (Kuru sıkı mı atıyor demek istedim)
0
elitoangelito
(04.05.23)
bir kız arkadaşımın köpeği kısırlaştırılmıştı, öyle bir şey gözlemlemedim hiç. o işlerden elini eteğini çekmiş gibiydi.
0
bohr atom modeli
(05.05.23)
Çiftleşme hareketleri yapıyorlar. Pipi de dışarı çıkabilir evet. Ama sonuçsuz tabii.
0
sibertenik
(05.05.23)
(11)

Vücut geliştirmek için illa beslenmeye dikkat mi etmek gerekiyor ?

sassot
Spora başladım ama beslenme düzenim aynı. Normalde günde 3-4 tane yumurta yerdim şu an sadece ekstra tavuk pilav yiyorum. ekmek yemeyi azalttım.Protein tozu, içecek, takviye falan almadım hiç. bunları almak gerekiyor mu illa ya da düzenli olarak et mi yemek gerekiyor ?
Spora başladım ama beslenme düzenim aynı. Normalde günde 3-4 tane yumurta yerdim
şu an sadece ekstra tavuk pilav yiyorum. ekmek yemeyi azalttım.

Protein tozu, içecek, takviye falan almadım hiç. bunları almak gerekiyor mu illa ya da düzenli olarak et mi yemek gerekiyor ?
0
sassot
(03.05.23)
yemekten daha önemlisi uyku. uyku düzgün değilse sporunda yemeğinde önemi yok.
0
haskoylu deli hasan
(03.05.23)
bir ölçek protein tozundaki protein 100 gram ete falan denk geliyor. ben yurtdışındayım protein tozu etten daha pahalıya geldiği için pek kullanmıyorum. sana kalmış.

gereken prootein miktarı kiloya göre falan hesaplanabiliyor. ona göre bakıp yersin. bence şu an önemli olan disiplinli bir şekilde devam edebilmen. iki ayda istediğini ye pek bir şey olmayacak zaten.
0
bohr atom modeli
(03.05.23)
Uyku çok önemliymiş diyorlar +1
0
put it in your appropriate place
(03.05.23)
Kişi yeterli proteini alıyorsa takviye almaya gerek yok. Bunu da normal biri için 1.2 x kg olarak hesaplayabilirsiniz. Ben misal 1.5 civarı almaya çalışırım ama 1.2 çok kasmayan biri için ideal.

Onun dışında dışarıdan takviyesi en mantıklı creatine ama onu da herkesin kullanmasina gerek yok.

Almaniz gereken macrolari hesaplayip günlük yediklerinize göre bakın.

Evet gerekli besin maddelerini almazsaniz istediğiniz yere ulaşmak zor. Cimento olmadan bina yapmaya calismak gibi.
0
logisticsmanager
(03.05.23)
Önemli olan ağırlık bence ya yağsız vücut kasmıyorsan ne yediğin cok fark etmiyt. Aç gezmiyorsan çok da sorun değil bence. Ne zaman ki bent over row yapmaya başladım o zaman ya hak dedi sırtım. Deadlift ile aynı kiloda yapıyorum genelde, abartı genişletiyor sırtı.
0
hasmetizm 2046
(03.05.23)
Bu işe gönül verdiysen motton şöyle olacak.

-Train like an animal
-Eat like a king
-Sleep like a baby

Ayrıca, 3 yumurta yedim, bir porsiyon da pilav, bir kaşık da protein tozu gibi hesapsız kitapsız, kulaktan dolma bilgiyle olmaz o.

Şu sayfayı oku, anla, otur bir kalori hesabı yap, makroları dengele. Sağlam başla işe.

www.agirsaglam.com
0
Mirket
(03.05.23)
İlk başta mutlaka bir diyetistyene gitmek lazım.
Diyetisyene nasıl antrenman yaptığınızı anlatın, o da size uygun beslenme programı çıkartsın. Çünkü günde 3-4 yumurta falan kaşık kaşık tavuk pilav yaramaz:)
0
anten
(04.05.23)
günlük protein ihtiyacını karşılıyorsan şu aşamada hiçbir takviyeye ihtiyacın yok zaten vücudunun günlük sentezleyebileceği bir protein sınırı var, gerisi yağ olarak depolanıyor/ atılıyor vücuttan.

vew bu protein ihtiyacını da öğünlere bölmen lazım, tek öğünde yaptığın alımın da bir sentez sınırı var.

uyku +1 en önemlisi uykunu düzgün almalısın.
0
not sure if serious
(04.05.23)
Protein sadece kas inşa ederken kullanılmıyor tırnağının uzamasından tut da mide içyüzeyinin kaplaması değişirken bile her aşamada proteinlere ihtiyaç vardır, o nedenle günlük 500 gram falan protein almıyorsan yağa dönüşmez aldığın her proteini vücut kullanır.

İkinci olarak vücudun sentezleyebildiği protein de sınırsızdır tek öğünde 100 gram protein verirsen vücut onu sentezler ve kullanır ama kas hipertrofisi için hepsini kullanmaz ihtiyacı kadarını kullanır.

Bir de bu uyku mevzusu çok abartılıyor, eğer uykuda deli gibi growth hormon salgıladığın pre-ergenlik döneminde değilsen o kadar da önemli bir mevzu değil günlük normal uykunu uyu geç işte.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(04.05.23)
zaten kastedilen günlük düzenli uyku, git 15 saat uyu değil. eksik uyursan kaldıracak enerjin de olmaz motivasyonun da.

proteinin sınırsız sentezlenmesi söz konusu değil.
0
not sure if serious
(15.05.23)
hiyerarşik olarak: uyku(8-10 saat deliksiz gece), stres, protein alımı(kilo başı x2), idman şeklinde düşün.

uykuyu çözmezsen hiçbirinden randıman alamazsın. stresli bir hayatın varsa yine olmaz. ama idman da stresi ve uykuyu olumlu anlamda etkiler. o yüzden bir iki ay düzene sokmaya çalış. elinden geleni yap. uyku ve stres rayına girecektir. baktın sokamıyorsun yine konuşuruz.

not sure beyefendi sanırım kas inşası ile protein sentezini karıştırıyor.
0
alperz
(15.05.23)
(3)

Bir dili konusan insan sayisini nasil bulupta yayinliyorlar?

Slynmaster
Youtube da internette gormusunuzdur boyle bar yapmislar bilmem kac yilindan bilmem kac yilina dogru butun dilleri koymuslar mesela cince bir milyar 73737337733 üncü pesinden ingilizce geliyor vs.Mesela bu ölçümü nasil yapabiliyorlar kendi evinde ogrenende var unide ogrenende kurstada ayrica insanlar
Youtube da internette gormusunuzdur boyle bar yapmislar bilmem kac yilindan bilmem kac yilina dogru butun dilleri koymuslar mesela cince bir milyar 73737337733 üncü pesinden ingilizce geliyor vs.

Mesela bu ölçümü nasil yapabiliyorlar kendi evinde ogrenende var unide ogrenende kurstada ayrica insanlarin konusma seviyesini nereden biliyorlar nativeden belki hesaplanir oda belki nufusla falanda digerleri mantikli gelmedi

Aklim hic almadi bana dogru listeler gibi gelmiyor siz ne dusunuyorsunuz
0
Slynmaster
(03.05.23)
anadil hesaba katılıyordur. doğduğun ülkenin dili direkt yani. tek tek soracak halleri yok.

konuşma seviyesi olarak da ayırdılarsa belki devletlerin paylaştığı dil kurslarındaki öğrenci sayısı üzerinden gitmişlerdir.
0
bohr atom modeli
(03.05.23)
Resmi diller ve ulkelerin nufuslari bnc
0
ala09
(03.05.23)
Bu çok karmasik bir denklem aslinda.

Mesela dünyada ingilizce bilenlerin toplam nüfusunun sadece 4%'ü ingilizceyi anadil olarak kullaniyormus.
0
Avoiding The Puddle
(03.05.23)
(18)

okul kitaplari ucretsiz olmali mi?

ala09
BIZIM ZAMANIMIZDA kitap defter kapliyorduk bozulmasin diye. su an kitabin degerini birak yerlerde futbol oynuyorlar. saglam kitap yok ogrencilerde. yarisinin kitabi kayip mayis ayindayiz okul hala kitap dagitiyor kaybedenler yine alsin diye. icim aciyor su israfa. simdi ucretsiz dagitilip sonra tekr
BIZIM ZAMANIMIZDA kitap defter kapliyorduk bozulmasin diye. su an kitabin degerini birak yerlerde futbol oynuyorlar. saglam kitap yok ogrencilerde. yarisinin kitabi kayip mayis ayindayiz okul hala kitap dagitiyor kaybedenler yine alsin diye. icim aciyor su israfa. simdi ucretsiz dagitilip sonra tekrar ucretliye donerse halkin tepkisini cok cekerler mi? gerci devlet okullarina kayit ucreti 70-80bin liradan bahsediyorlar onda sikinti olmuyor da
0
ala09
(03.05.23)
hiç bir hizmet ücretsiz olmamalı. indirim yapılabilir maliyetine verilebilir fakat ücretsiz verilince kıymeti bilinmiyor ve israf yapılıyor.
0
nuisance
(03.05.23)
Bir liberal olarak zaten bedava olmasına karşı olmam garipsenemez.

Şimdi şehirlerde ve köylerde durumu gayet iyi olan kişilerin ödeyebilecekleri tutarları devlet ödüyor.

Bunun yanında devlet gerçekten fakir kişilerin hem okul hem de giyim gibi masraflarını da karşılamalı.

Yardım gerçekten hak edene verilmeli ve veriliyor gibi yapılmamalı, tam manasıyla o çocukların eğitimleri karşılanmalı.

devlet eğitimi zorunlu yapıp fakir kişiye sen bunu karşılamalısın demesi çok saçma.
0
liberal
(03.05.23)
Kesinlikle ücretsiz olmalı. İsraf, kıymet bilmeme ve dahasına kesinlikle katılıyorum; bunu doğru ve ahlaklı eğitim ile aşılması gereken bir problem olarak görüyorum.
0
lüzumsuz adam
(03.05.23)
Lüzumsuz adam gibi düşünüyorum. Verilen kitabı düzgün şekilde yıl sonunda iade edene bir miktar ödeme burs vs gibi bir şey de verilebilir
0
kisa
(03.05.23)
Ücretsiz olup olmaması tartışılır ama bence sorunuzun odağı "ücretsiz olduğu için kitaplar yerlerde" konusuysa bunun böyle olduğunu zannetmiyorum.

Ders kitaplarının okullarda çok bir karşılığı kalmadı. Hem dijital materyaller arttı hem de test kitapları ve detaylı konu anlatımlı kitaplar daha
çok tercih ediliyor ve bence insanlar haklı.

Bu durumda bence de ders kitapları ücretsiz olmamalının ötesinde, artık hiç var olmamalı. Çünkü zaten yoklar aslında. Ders kitaplarından faydalanılan bir ortam yok. Edebiyat derslerinde falan bir iki parça okunması dışında çok bir kullanım alanı bulduklarını ben görmedim.
0
akhenaten
(03.05.23)
@kisa yok artiik. ben ogrencilerime sordum kitaplar satilsin mi diye "iyi olur çalip satariz" dediler. bir de zorla verildigini, kullanmayacaklarini soylediler bazi derslerin kitaplarini.

@akhenaten dogru cogu ders icin gecerli. benimki kitaptan isleniyor yarisi kayip yine. satilmadigi icin temin de edemediklerini soyluyorlar yersen
0
🌸ala09
(03.05.23)
Ücretsiz hiçbir şeyin değeri yok. En basitinden her öğrencime ücretsiz zaman ve kaynak ayırırım ama aynı öğrenciler saatine yüzlerce lira verip benden aynı dersi daha bir ilgili ve özenli dinliyorlar. Aynısı ücretle alınan ek kitaplar için de geçerli. Nedense o pahalı kitaplar hiç kaybolmuyor.

Cüzi bir miktarla ücretli olmalı kesinlikle.
0
ruhen hastayim ben
(03.05.23)
@ala, ben anlamadım vallahi. Satılsın demiyorum ki. Ücretsiz verilsin, yıl sonunda iade alınsın. Kütüphane gibi. Temiz getirene de ödül mahiyetinde bir şey olabilir. Müze sinema bileti vb
Cazip olabilecek bir şey.

Ha bu şekilde olursa başkalarının kitaplarını çalarlar diyorsan, onu da düşünmek lazım.
0
kisa
(03.05.23)
Hiçbir hizmet ya da ürün hiçbir şart altında ücretsiz olmamalı. Hatta hastaneler ayakbasti parası almalı 200 300 lira gibi en az.
0
allah yazdiysa bozsun
(03.05.23)
Burada sorumluluk öğretmene ve aileler düşüyor, devlet hem kitabı ücretsiz veriyor hem de diyoruz ki israf olmasın diye başka bir denetleme mekanizması daha icat etsin.

Var işte denetleme mekanizması, iki tane hem de, öğretmen ve aile.

Mesela bizim öğretmen sene başında kesinlikle tüm kitapların kaplanmasını ve etiketlenmesini istiyor. Sene sonunda da herkesin kitapları okula iade etmesini istiyor ve kontrol sorumluluğunu bir iki tane veliye vererek firenin az olmasını sağlıyor.

Okul bitince okulda deli gibi eski defter kitap birikiyor, herkes getirmese de yarısından çoğu geri geliyordur.

Ha bu geri iade edilen kitaplar tekrar kullanılmıyor sanırım, sadece geri dönüşüme gidiyor.

Yani evet kitaplar ücretsiz olmaya devam etmeli, hatta yeteri kadar defter de ücretsiz verilmeli bence. Çocuklara kitaba, deftere, kaleme vs karşı sorumluluk ve saygıyı biz öğretebiliriz, devlet değil.
0
John Bloor
(03.05.23)
Ücretsiz olmalı, dönem bitimlerinde kitaplar öğrencilerden istenip geri dönüşüme yollanmalı. Geri vermeyenlerden ücreti alınmalı. O zaman azıcık da olsa kıymet bilirler.
0
kimlanbu
(03.05.23)
Bu ülkede ücretsiz her şey sömürülmeye mahkum. Maalesef öyle bir ahlak ve kültür yerleşti. Sırf bedeva diye canı sıkılınca hobi olarak sürekli ambulans çağıranları gördüm. ambulans gibi bir şeyde bile bu kadar kaynak israfı yapılıyorsa okul kitabını kim takar. Bir süre ücretli yapılabilir ya da yıl sonunda düzgün şekilde iade edemeyenden kitap parası alınabilir. Maalesef ahlakın içi oyulduğu için o düzeltilene kadar ödül ya da ceza kullanımı gerekli. Başkasının kitabını çalmayı da engelleyebilirler. Kitaplara isim yazılır ve isim sayfası olmayan kitap iade alınmaz ücreti alınır gibi bir yol üretilebilir. Ya da osym sınavlarında olduğu gibi her kitap bir kodla basılır hangi kitap kimin kitabı belli olur vs vs. Yani ona çözüm bulunur
0
yazdonumu
(03.05.23)
ben bir süredir herkes ne hali varsa görsün kafasında bir insan olmama rağmen öğrencilerin üniversiteye kadar eğitim masraflarının tamamen devlet tarafından karşılanmasından yanayım.

eğitime önem verilmeyince akp iktidar oluyor. bir kitabı 20 lira yapsan milyonlarca öğrenci o kitabı almayacak. param yok diyene de hayır var diyemezsin. millet karnını doyuramıyor bu ülkede.

kitapların kaybolmamasının çözümü küçücük çocuklara kitap satmak olmamalı.
0
bohr atom modeli
(03.05.23)
O kitapla futbol maçı yapanlar olduğu gibi her bir satırına muhtaç öğrenciler de var maalesef. Önceki senenin kitaplarını hasarsız eksiksiz verene yeni senenin kitabı ücretsiz verilebilir. Bu daha makul olacaktır. Öğrenmek isteyene her türlü imkanın ücretsiz olmasından yanayım.
0
cilekli pasta
(03.05.23)
İlköğretimde evet, sonrasında hayır.
0
nawar
(03.05.23)
Ücretsiz olmalı diyenler artı bir.
0
yalniz kizkulesi
(03.05.23)
Fransa'da da ücretsiz, kimsenin öğrenciler yirtiyor diye konuştuğunu görmedim. Demekki sorun ücretsiz olup olmamasi değil.
Misal sene sonunda kitapları geri iade ediyorlarmis. Türkiye'de sistem nasıl bilmiyorum ama sorun zaten insanlarin eğitimsizligi haliyle çocuklarının egitimsiz olması.
Misal kendim derslerde iddaa oynamış bir adamım. Eşime bunu anlatınca oha nasıl ya falan demişti. Ki o da devlet okulunda okumuş tek fark onun Fransa'da benim Türkiye'de okumam.

Halkin, çocukların eğitim seviyesi artınca o sorun da ortadan kalkar. Bunu parali yaparsaniz asıl o zaman parası olmayanlar sıkıntı yaşar.
0
logisticsmanager
(03.05.23)
Çözümü yanlış yerde arıyorsunuz. Olay kitaba parayla değer katıp kitabı korumak değil. Ben lisedeyken sabah 8'den akşam 8'e kadar dışarıdaydım. Okuldan çıkıp dershaneye gidiyordum. Okulda 3 ders, dershanede 2 ders olsa 5 kitap yapar. Hamal gibi her gün kitap taşımak istemiyor insan. Ben taşımıyordum. İstersem 1000 TL vermiş olayım, yine taşımazdım. Bu arada tembel değildim. Matematikten (türevli falan) 100 almışlığım var. Problemin kaynağı budur. MEB kitapları zaten kötüydü. Çok gereksiz kısımlar var. Çocuğa National Geographic dergisi versen daha çok ilgisini çekip okur.

Çözüm artık kâğıt kullanılmaması. Öğrencilere sadece PDF açılabilen bir kitap okuyucu verilmeli. Elektronik şeye gözü gibi bakar hepsi. Derste PDF olarak açacak kitabı. Her sene yeni kitaplar yüklenecek. Kitap okuyucudan takip edecek. Devlet istese bir şirketle anlaşıp 2000 TL'ye bile ürettirebilir. Sadece liselilere dağıtılması bile düşünülebilir.
0
dissendium
(03.05.23)
(3)

olası iktidar değişiminde sigara ve alkol satışında değişiklikler olur mu?

thedepressed
soruyu tam sığdıramadım başlığa.bildiğiniz gibi ülkemizde;- internetten/online tütün ürünleri ve alkollü içecek satışı,- tütün ürünlerinin ve alkollü içeceklerin her ne suretle olursa olsun reklamı (hatta yanılmıyorsam bu madde sonrası bakkal/market tabelalarında "efes" veya "tuborg" amblemi kullanm
soruyu tam sığdıramadım başlığa.

bildiğiniz gibi ülkemizde;
- internetten/online tütün ürünleri ve alkollü içecek satışı,
- tütün ürünlerinin ve alkollü içeceklerin her ne suretle olursa olsun reklamı (hatta yanılmıyorsam bu madde sonrası bakkal/market tabelalarında "efes" veya "tuborg" amblemi kullanmak yasaklandı, en fazla marka "renklerini" koyabiliyorlar mesela tuborg sarısı üzerine dükkân adı yazmak gibi)
- bakkalların/marketlerin sigara rafları dışarıya bakmayacak şekilde olmalı
(ilgili haber: www.cumhuriyet.com.tr)
- bir üstteki maddeyle alakalı olarak benzer bir yasak alkol dolapları için de var mesela; kulahukuk.com

gibi yasaklar var.
mesela en "garip" olanı bence bu;
"sigara ve alkol satış noktaları, şans oyunları bayileri; okul, cami gibi yerlere 100 metre mesafeden yakın olamaz"
tamam caminin, okulun karşısına meyhane, alkol falan olmasın eyvallah da babacım bu ikilinin kesişmediği kaç sokak var memlekette?
anca kıyı köşe yerler...


sizce bir değişim olur mu bu üstte verdiğim örneklerde?
veya fiyatlarda?

edit: başlıktaki soruyu daha çevresel de düşünebilirsiniz.
mesela tarımsal kökenli saf etanol satışı (bir aralar migrosta vardı, artık yok galiba), aromalı sigara satışı (mentol olur, double fusion olur, ne bileyim muzlu olur falan kafanıza göre)...
bunları da düşünebilirsiniz.
0
thedepressed
(02.05.23)
bunlarin hicbiri degismez, cogunlugu zaten gelismis ulkelerde de uygulanan kanunlar.
aromali sigaranin yasaklanmasi, okullara yakin sattirmamak, paketlerin kotulestirilmesi, reklamlarin kaldirilmasi, acik raflarda satilmamasi vs hepsi cocuklarin ozenmesinin onune gecmek icin.
0
cooperr
(03.05.23)
cooperr +1

akşam 10'dan sonra alkol satışı yasağı çıktığında ne oluyor lan demiştik ama italya'dayken fark ettim ki orada da aynısı var.
ha ben saçma buluyorum orası ayrı.

reklam falan olmasa daha iyi esasen. vergileri düşürsünler yeter.
0
bohr atom modeli
(03.05.23)
Olası iktidar değişimden ne anladığınız konusuna takıldım ben.

Her durumda meclisin ortalama %65i sağ görüşlü yani muhafazakar milletvekillerinden oluşacak ve onlar da onların seçmenleri de bu konudaki uygulamalardan mutlu.

Şişirilmiş vergiler sonucu oluşmuş fiyatlar dışında diğer saydıkların, diğer arkadaşların dediği gibi, Batı ülkeleriyle hemfikir olduğumuz ve (alkol alan biri olarak bence de) olması gereken uygulamalar.

Bir de satış ruhsatı almanın daha ulaşılabilir olmasını isterim tabii.
0
Mirket
(03.05.23)
(5)

Bir film sorusu

sparkle kiddle
Yıllardır düzensiz aralıklarla sorduğum o filmi tekrar sorayım. Bir akşam CNBC-e'nin sinema kuşaklarından birinde seyretmiştim. Başlıyorum.İki adet kardeş ve babaları pansiyon gibi bir yerde yaşıyorlar. Paraları yok. Bir kuşları var kafeste. Annelerini tam olarak hatırlamıyorum. Ya uzakta ya ölmüş.
Yıllardır düzensiz aralıklarla sorduğum o filmi tekrar sorayım. Bir akşam CNBC-e'nin sinema kuşaklarından birinde seyretmiştim. Başlıyorum.

İki adet kardeş ve babaları pansiyon gibi bir yerde yaşıyorlar. Paraları yok. Bir kuşları var kafeste. Annelerini tam olarak hatırlamıyorum. Ya uzakta ya ölmüş. Babaları bir gün çocukları bırakıp gitmek durumunda kalıyor. Anneleri ile alakalı olabilir. çocuklar perperişan. odadan çıkmamalarını söylüyor babaları. Bir süre olmayacağını da söylüyor. Pansiyonun sahibi zengin şişman bir şerefsiz. sürekli kapının önüne geliyor kira istiyor vesaire. Neyse gel zaman git zaman iki kardeş pansiyondan kaçmaya karar veriyor. Kritik nokta, filmin sonunda pansiyon sahibinin odasına gidip bütün odaların anahtarını değiştiriyorlar. (sinir olacağı bir hareket.)
Böyle bir şey hatırlıyorum. Mükemmel ve aşırı hüzünlü bir filmdi. Neydi bu filmin adı?
0
sparkle kiddle
(02.05.23)
chatgbt'ye sordum Beasts of the Southern Wild olabilir dedi
0
ted
(02.05.23)
yok hocam, sorduğum film neredeyse tek mekan filmi idi. Bir pansiyon odasında geçiyordu çoğu. sarı renk hüküm sürüyordu. ah...
0
🌸sparkle kiddle
(03.05.23)
Belirli kelime ve etiketleri girerek film aratılan bir site vardı, neydi adı? Birisi onu hatırlasa oradan buluruz belki.
0
John Bloor
(03.05.23)
the florida project olamaz di mi? orada pansiyon sahibi şeker bi adamdı çünkü.
0
bohr atom modeli
(03.05.23)
@bohr o film degil fakat o da cok iyiydim bu oldukca eski bir film. Cok daha fazla tek mekan sinifina giriyor.
0
🌸sparkle kiddle
(03.05.23)
(17)

Görücü usulünde...

beraesad
Dış güzellik önemli midir sizce. Güzellikle yargıya varmamak mı gerekir?
Dış güzellik önemli midir sizce. Güzellikle yargıya varmamak mı gerekir?
0
beraesad
(25.04.23)
güzel veya çekici bulmadığınız birisi ile bir ömür yaşamak nasıl olacak peki? dış güzellik belki en önemli unsur değildir ama önemlidir bence.
0
meiyisi
(25.04.23)
Hiç tanımadığımız birisi için de güzelliği ile yargılamak doğru olur mu?
0
🌸beraesad
(25.04.23)
hiç tanımadığın birisini neyle yargılamak doğru olur peki?
0
kisa
(25.04.23)
Görücüye sebep olan kişinin referansı bi fikir sahibi olmamıza yardımcı olabilir belki
0
🌸beraesad
(25.04.23)
olabilir, aynı şekilde güzellikte bir fikir verebilir.
burada evlenecek kişinin kendi düşüncesi önemlidir, başkalarınınki değil
0
kisa
(25.04.23)
güzellik geçip gidiyor, karakter aynı kalıyor sonuçta
0
🌸beraesad
(25.04.23)
güzellik gelip geçmek zorunda değil.
burada benim için değil evlenecek kişi için ne kadar önemli olduğunun bir değeri var.

güzellik anlayışımız güzellikle aynı şekilde değiştikçe karşındakini yine güzel bulabilirsin.
burada kağıtta yazan bir formülden bahsetymiyoruz, sana güzel gelmesinden bahsediyoruz.
ilk anda elektriği de genellikle güzellik sağlar.
tutup "hayır abi karakter önemli güzellik değil" dersek ha tamam o zaman mı diyeksin?
işin özü senin için önemli olan şeyi sen bilirsin
0
kisa
(25.04.23)
seçebileceğin tek parametreyi de önemsemezsen bu senin nefes alabilen her şeyle evlenirim mantığında olduğunu gösterir. o kadar çaresiz olmadığını umuyorum. evlenmek zorunda değilsin bunu unutma.
0
bohr atom modeli
(25.04.23)
görünüş vasat ama belki çok güzel sevişiyor. bence aranızdaki çekim önemli.
0
sanemz
(25.04.23)
bu konunun görücü usuluyla alakası yok
0
bir soru sorcam
(25.04.23)
Görücü usulunde güzellik daha da önemli bence.
Beni de yalvar yakar biriyle görüştürmüşlerdi. Önden fotoğrafında beğenmeseydim görüşmeye şans vermezdim.

Ama zamana bırakmak lazım; tanımak lazım yani...En az birkaç buluşma.

Ben tanıdıkça sevenlerden olmuşumdur...
0
gadlemler
(25.04.23)
duz bir dateden daha onemli cunku bu bulusmanin amaci evlilik oluyor. guzel gelmiyosa sal
0
ala09
(25.04.23)
önemli tabii ki. yüzüne bakmak istemediğin insanla nasıl bir ömrü kapsayan bir plan yapabilirsin? tanıdıkça sevebilirsin evet ama daha yakından tanıdıkça daha çekici olmaya başlamaz bence o insan.
0
deartheodosia
(25.04.23)
Güzel gelmesi önemli. Fakat siz de ortalama bir güzelliğe sahipseniz çok elememek akıllıca olur. Önemli olan sohbet uyumu, bir elektrik almak, sıcaklık kurabilmek.
0
psmstc
(25.04.23)
Bir beğeni olmadan her türlü zor
0
photo85
(25.04.23)
bir çekim olması gerekiyor. bu çekimi sağlayan şey de büyük ölçüde güzellik. çekim olmadan o evlilik ev arkadaşlığından farksız olur.
0
1331c112
(02.05.23)
@bir soru sorcam +1
Görücü usulünün sabit özü; sürecin başlangıcının 3. bir kişinin sizi birbirinize yakıştırması ve tanışmanızı istemesi, yada senin 3. bir kişiyi bu konuda teşvik etmendir (önce o görecek).

Dış güzellik de bir parametre, hadis var.
0
WithWorth
(02.05.23)
(8)

Bati cephesinde yeni bir şey yok izleyip hala savaş nasıl normal bulunuyor?

logisticsmanager
Bati cephesinde yeni bir şey yok izleyip hala savaş nasıl normal bulunuyor?Duyuru: Hadi anasi babasi çok zengin olup asla askere gitmeyecekleri ya da askerde general falan olanlari anlarim. Ya da devlette yönetimde olup ölümlerden rakam olarak bahsedip umursamayacak kişileri. Yani şehitlere kelle di
Bati cephesinde yeni bir şey yok izleyip hala savaş nasıl normal bulunuyor?
Duyuru: Hadi anasi babasi çok zengin olup asla askere gitmeyecekleri ya da askerde general falan olanlari anlarim. Ya da devlette yönetimde olup ölümlerden rakam olarak bahsedip umursamayacak kişileri. Yani şehitlere kelle diyecek seviyenin savaşı sevmesi normal.

Şunu izleyip hala "abi savaş gerekliydi, şöyleydi boyleydi" nasıl oluyor? Hele hayatinda hiç eli silah tutmamisken, kendisini etkileyen bir şey yokken?
Konum ruslarin açtığı savaş evet. Hayatında savaşa gitmemiş ve savaş içinde olmayan tipler savaşı nasıl hakli bulabilir? Bak ben misal beyaz yaka olarak hayatta savunamam çünkü yemez savaşa gitmek. Call of duty oynamak değil yani.
Bana göre şu geldiğimiz yılda hala savaş olabilmesi çok acayip bir olay.
0
logisticsmanager
(23.04.23)
Koca koca insanlar “fetih” güzellemesi yapıyorlar, ben de şaşırıyorum fakat toplum baskısı biraz da kapasite meselesi diye dillendirmiyorum.

Bu yıl milli mücadele konusunu anlatırken neredeyse her ders vurguladığım tek cümle Mustafa Kemal Atatürk’ün söylediği “Milletin hayatı tehlikeye girmedikçe, çıkarılan savaş savaş değil, cinayettir.” idi. Tüm dünyanın alıp benimsemesi gereken bu cümleyi kaç yıl önce söyleyebilmiş bir lidere sahip olmak gurur verici.
0
ruhen hastayim ben
(23.04.23)
Bknz. Sehitlik kavrami.

Cennete gitme umuduyla savasacak tek millet biz degildik.
0
Yourcousinmarvinberry
(23.04.23)
Anca zaten hayatında silah tutmamış, savaşı TV'den görmüş, kör bir ideolojiyi savunan tipler savaş ister.

Hele bak Z kuşağına. Bir marifetmiş, cool bir şeymiş gibi savaş isteyen, atıp tutan azımsanmayacak bir kitle var içinde. İbretlik.

Ben böyle savaş naralarının atıldığı bir dünyada çocuk büyütmek bile istemiyorum.
Bir avuç kan isteyen aptal ve koltuk sevdalısı yöneticiler yüzünden dünya yıkıma sürükleniyor
0
bir fincan kahve ile film izlemek
(23.04.23)
Cevap soruda saklı zaten. Hayatlarında silah tutmamışlar ya da ölmeyi bayılmak zannediyorlar.
0
dissendium
(23.04.23)
butun bati butun afrika isgal ederken kimsenin ses etmeyip ukrayna'daki savasin bu kadar ses getirmesine sasiriyorum ben de.
0
ala09
(23.04.23)
@ala09 Afrika'da şu an ya da son 10 yılda nerede batı ülkesi bir ülkeye girip "burası benim" dedi gösterirsen iyi olur.

Bu arada bati Afrika'da var evet, çin ve rusya ile beraber. Ha savaş halinde mi, Afrika'da batı ile Afrika ülkeleri arasında savaş mi var? Şu ana kadar öyle bir şey görmedim.
0
🌸logisticsmanager
(23.04.23)
Mantıklı bulduklarını sanmıyorum, bence bunun arkasında farklı mekanikler işliyor. O filmde gösterilen mekanikler.

Şu Ukrayna savaşının videolarını izliyorum da, allahın siktir ettiği yerde bir delikte tir tir titrerken bir drone yanına ufak bir boba atıp gidiyor. Veya harabe bir binada sen bir iki kişiyi tarıyorsın sonra sana sıkıyorlar, belki bacağını oynaıyorsun ölürken ve olup bitiyor. Bunlar olana kadar belki hayallerin vardı, sevdiklerin vardı ama gittin boktan bir binada veya bir delikte geberip gittin.

Saldırı altında olanlara bir şey demiyorum, sonuçta birileri seni öldürmek veya esir etmek için silahlanıp gelmişler ve mecbur kendini savunacaksın ama işgal kuvvetlerinde olmak tam bir dram.
0
bk
(23.04.23)
işin içinde olmayana her şey hikaye gibi gelir. gidin bir cenazeye uzaktan insanları gözleyin. birilerinin içine ateş düşmüştür, bağrı yanıyordur. hayat onlar için artık eskisi gibi olmayacaktır.

bir köşede ise geyik muhabbeti yapan, arabasının kaskosunu falan konuşan, hatta gülen kişiler görürsünüz.

işte aradaki fark böyle. kendi başına gelmeden tamamen olmasa da en azından kısmen bir şeyle empati kurabilenler iyi insan oluyor zaten. diğerleri çöp. savaş da ister başka şey de. oyun sanıyor çünkü.
0
bohr atom modeli
(24.04.23)
(4)

Vize basvurusu: Pasaporttaki gibi yazin demek...

unidentified floating object
Turkce karakterli haliyle yazin demek degil mi? Ismim pasaportta turkce karakterlerle yazilmis, niye ingilizce karakterle yaziyoruz?
Turkce karakterli haliyle yazin demek degil mi? Ismim pasaportta turkce karakterlerle yazilmis, niye ingilizce karakterle yaziyoruz?
0
unidentified floating object
(22.04.23)
Sadece Türkçe ile alakalı değil. Daha birçok ingilizce altyapilarda olmayan karakterler var, onlar da ingilizce.

Sistem altyapısında bütün dünyadaki karakterler olmadığı için.
0
logisticsmanager
(22.04.23)
Onu anlayabiliyorum ama o zaman pasaporttaki gibi yazmamis oluyoruz. Pasaporttakinin ingilizce karakterlisini yazin demek daha dogru yonlendirecek insanlari, bu haliyle kafa karistiriyor. Zira pasaporttaki gibi yaz deyip turkce karakter kabul eden de var -_-
0
🌸unidentified floating object
(22.04.23)
başka bir belgede evlilikten dolayı soyadı falan farklı olabilir ya da isim değişikliği olmuş olabilir sen pasaporttakini yaz demiş işte harf olarak düşünme sadece.
0
bohr atom modeli
(23.04.23)
pasaportunda 3 tane resmi ismin yaziyordur, ama sen sadece 1 tanesini kullaniyorsundur, o yuzden pasaportta ne yaziyorsa onu yaz diyorlar. turkce karakter degil olay yani.
0
baldur2
(23.04.23)
(5)

Yunanistan'dan Vize Alıp Selanik Üzerinden Almanya'ya Geçmek

sapere aude
Selamlar dün yine schengenle alakali bir soru sormuştum bugün benzer ama farkli sorularım var :)Mayıs sonunda Almanya'ya gitme gibi bir planim var ancak Almanya çok geç tarihe randevu veriyor dolayısıyla Yunanistan'a başvurmayı düşündüm. Planım da şu şekilde; ilk önce Selanik'e geçeceğim oradan da d
Selamlar dün yine schengenle alakali bir soru sormuştum bugün benzer ama farkli sorularım var :)

Mayıs sonunda Almanya'ya gitme gibi bir planim var ancak Almanya çok geç tarihe randevu veriyor dolayısıyla Yunanistan'a başvurmayı düşündüm. Planım da şu şekilde; ilk önce Selanik'e geçeceğim oradan da direkt Berlin'e uçmayi düşünüyorum. Sorularım şunlar:

1. Vize başvurusunda bunu soylemeli miyim yoksa Yunanistana gezmeye gidiyorum diue yalan mı soylemeliyim

2. Daha sonraki başvurularimda boyle bir sey yaptığım icin sorun yaşar mıyım?
0
sapere aude
(19.04.23)
1. soylememelisiniz. yunanistan'a gidiyormus gibi otel rezervasyonlari falan yapin. vizeyi en cok kalacaginiz yerden almaniz lazim, soylerseniz almanya'dan alin derler.

2. yunanistan'dan giris yaptiginiz icin sorun cikacagini sanmiyorum.
0
lemmiwinks
(19.04.23)
Yunanistanda daha uzun süre konaklamanız gerekiyor, eğer işi şansa bırakmak istemiyorsanız.
0
ruhen hastayim ben
(19.04.23)
Almanya'dan vize alabilmek zor, Yunanistan için benzerini yaptım herhangi bir sıkıntı yaşamadım yalnız ben hazır gitmişken 1 gün konakladım.
0
mysql34
(19.04.23)
kimse seni ab içinde takip edemez ki. kimseye bir şey söylemene gerek yok. yunanistan'a gideceksin normal. ülkeye giriş yapınca istediğin yerde istediğin kadar kalabilirsin. yunanistan'dan alıyorum ama almanya'ya gidicem demek gibi bir denyoluk yapmadığın sürece problem olmaz.
otel rezervasyonunu yunanistan'dan yapıp sonra iptal edersin olur biter.
0
bohr atom modeli
(19.04.23)
giriste booking'den iptal edilebilir rezervasyon gostereksin yunanistan'da. schengen bolgesine giris yaptiktan sonra her geceyi nerede geciriyorsun, nerede konakliyorun diye bir takip yok. girdikten sonra almanya'ya mi ucarsin portekiz'e mi gidersin, vizenin suresi gecmeden ulkene dondukten sonra kimse ilgilenmez.
0
hot potato
(19.04.23)
(6)

bu cümledeki bozukluk nerede?

deartheodosia
“Bir apartmanın dünyanın farklı köşelerinden yemekler pişiren sakinlerinin hikayelerini anlatıyor”
“Bir apartmanın dünyanın farklı köşelerinden yemekler pişiren sakinlerinin hikayelerini anlatıyor”
0
deartheodosia
(19.04.23)
Bozukluk yok ama kulağa hoş gelmiyor çünkü "-ın -nın -en -nin -ini..." diye gidiyor.

Dünyanın farklı köşelerinden yemekler pişiren komşuların...
Aynı apartmanda yaşayıp dünyanın farklı köşelerinden yemekler pişiren insanların...
gibi bir şeylerle daha akıcı olmasını sağlayabilirsiniz.
0
kobuzchu kiz
(19.04.23)
... hikayeleri anlatılıyor.

ya da

ÖZNE, bir apartmanın ....
0
kibritsuyu
(19.04.23)
bir apartmanda, dunyanin farkli koselerinden yemekler pisiren mukimlerin hikayelerini anlatiyor.

derdim ben olsam.
0
alperz
(19.04.23)
zincirleme isim tamlaması kulağa hoş gelmiyor. bozukluk yok normalde. ben olsam "aynı apartmanda yaşayıp dünyanın farklı köşelerinden yemekler pişiren kişilerin hikayelerini anlatıyor" derdim.
0
bohr atom modeli
(19.04.23)
apartman sakinleri demek daha temiz bir Türkçe
apartmanın sakinleri şeklinde birleşince kulak tırmalıyor.


+1 bohr
kurduğu cümle aynı anlamda ama çok daha estetik
0
elestirman
(19.04.23)
yeni format bu olmalı:

dünyanın farklı köşelerinden yemekler pişiren apartman sakinlerinin hikayelerini anlatıyor.

"bir" cümleden çıkarıldı.
"apartman" da ait olduğu sakinlerinin yanına gönderildi.
0
diyecevaplandı
(19.04.23)
(3)

paris

andlee
herkese merhaba 19 mayıs haftası 3 geceliğine paris'e gideceğiz eşimle. kalabilecek düzgün bir yer önerisi olan var mı? airbnb'den mi yer bulmaya çalışayım nasıl yapayım? otel önerisi olursa daha iyi olabilir.bir de metro için kart allınıyormuş adı nedir nasıldır?
herkese merhaba 19 mayıs haftası 3 geceliğine paris'e gideceğiz eşimle. kalabilecek düzgün bir yer önerisi olan var mı? airbnb'den mi yer bulmaya çalışayım nasıl yapayım? otel önerisi olursa daha iyi olabilir.
bir de metro için kart allınıyormuş adı nedir nasıldır?
0
andlee
(19.04.23)
Bizim de biletlerimiz var ama daha otel seçmedim. Airbnb bakmayacağım illaki bir tane içe sinmeyen yorum çıkıyor. Ortamala bir otel mutlu eder. Çok fazla otel seçeneği var. Mümkünse 1. Zonedan seçmeli diye düşündüm. Ulaşım için şuna bakmıştım: marbvl.com
0
ruhen hastayim ben
(19.04.23)
www.ratp.fr

ingilizceniz varsa biletler için buradan bilgi alabilirsiniz. baktınız mı bilmiyorum ama paris otel fiyatları açısından avrupa'da gördüğüm en pahalı şehirdi. buna mukabil kaldığım en küçük oda da paris'teydi. nitekim son gece orada tanıştığım italyan bir kızda kalmıştım :d

paris'in şehir merkezi dışındaki bazı bölgeleri güvensiz hissettirebiliyor. turistik bölgelerde kalmak daha iyi derim. bir kere gece bisikletle zencilerin olduğu bir yerden geçmiştim ve irreversible'dan bir sahne gibiydi.
0
bohr atom modeli
(19.04.23)
airbnb'de temiz bir yer kapatin bence. oteller cok kazik olur bu kadar yakin bir tarihte. metro kartlari gidince alin. ben iki haftaligina gitmistim ve paso benzeri bir kart almistim, üstünde fotografim falan var. hatirladigim kadariyla öyle cok pahali degildi.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(19.04.23)
(28)

Komşunuz yemek getirse yer misiniz?

Kahvedesu
Komşu dedim ama iş arkadaşı, iyiliğinizin geçtiği tanımadığınız birinin getirdiği ikram da olur. Sushi yapmış getirmiş mesela. Yer misiniz? Hijyen takıntığınız var mı?
Komşu dedim ama iş arkadaşı, iyiliğinizin geçtiği tanımadığınız birinin getirdiği ikram da olur. Sushi yapmış getirmiş mesela. Yer misiniz? Hijyen takıntığınız var mı?
0
Kahvedesu
(18.04.23)
Bi ısırık alır denerim, lezzetliyse devam ama damak tadıma uymuyorsa gidişat kötü. Çok komşu yemeği yedim bu ülkede komşu yemeğinden hiç zehirlenmedim daha önce.
0
birbilmecemvarçocuklar
(18.04.23)
oz annem sushi yapsa yemem.
0
alperz
(18.04.23)
hijyen takıntım yok fakat herkesin el tadı farklı oluyor, taze fasulye bile her evde farklı pişiyor, tadına bakardım beğenirsem yerdim

bir de sushi hiç yemediğim için önceki deneyimlerimle kıyaslayamam bu yüzden daha kolay yerim
0
freebird5406_2
(18.04.23)
Biz de onlara göre komşu oluyoruz aslında.
Doğrusu şüpheye düşmem o kadar.
Genelde komşunun getirdiği yenir.

Ramazan ayı boyunca evde oldukları müddetçe bana her akşam iftarlık getiren yan komşu var.
Yemeklerinde kendi damak tadımdan çok onun bu yakınlığına olan mahcubiyetim daha ön plana çıkıyor.
0
diyecevaplandı
(18.04.23)
@alperz+1
Komşuya ve yemeğe bağlı.
0
Amaranta ursula
(18.04.23)
Direkt çöp.
0
dissendium
(18.04.23)
dakikaksında gömerim. bazı insanların yemekleri alışılmışın dışında bir tada sahip olabiliyor ama sushi öyle bir şey değil.

hijyen açısından bakılınca da türkiye'de evde sushi yapan insan elini yıkıyordur ya. ahaha
0
bohr atom modeli
(18.04.23)
Gömerim pasaklı biri değilse. Sushi işi zor ve sakıncalı ama
0
glamdr1ng
(18.04.23)
Sushiyi cope sutlarim, bilindik yemeklerin tadina bakar guzelse yerim, begenmezsem cope.
0
unidentified floating object
(18.04.23)
bazi yemekleri tadim bile yapamam mesela mercimek kofte, icli kofte gibi seyler. onun disinda yerim hele narli asure falan gelirse oo oh
0
ala09
(18.04.23)
Özellikle el değdirilen şeyi söyledim. Börek de olur, mercimekli köfte de.

Niye çöp? Dışarıda yedikleriniz temiz mi?
0
🌸Kahvedesu
(18.04.23)
Yerim. Hayatımda yediğim en güzel yemekleri hep benden başkaları yapmıştı :)
0
ruhen hastayim ben
(18.04.23)
çok yakından tanıdığım hijyen konusunda güvendiğim biri değilse yemem. çocukluğumda teyzemde bile yemek yemezdim şu yaşa geldim hala yemiyorum. mantıklı bir tarafı yok evet restoranlarda vs sorun yaşamıyorum ama az tanıdığım komşu, eş dost vs insanların yaptığı yemekleri yiyemiyorum. ben evde sadece kendime bile elimin gireceği mercimek köftesi vs gibi şeyler yaparken eldiven kullanıyorum. maalesef takıntılıyım bu konuda.
0
hypathia
(18.04.23)
Sevmediğim bi yemek değilse yerim ya niye yemeyeyim. Sevmediğim yemekse de israf olmasın diye söylerim. Tencere yemekleriyle çok aram yok taze fasulye, bamya vs sevmem o tarz bi şey gelse aşşşırı kibar olarak reddederim. Ama onun dışında direkt gömerim, ben zaten her gün dışarıdan besleniyorum yani dışarıdan söylediklerimden daha lezzetli ve sağlıklı olacağı garanti gibi bi şey. Suşi de çok severim ve evde yapılmışını merak ederim yani denemiş olurum :d
0
nundu
(18.04.23)
Ahaha müthiş bir soru. Ben de kendi kendime hep sorgulardım.

Ben tanırlık durumuna göre davranış gösterirdim. Ufak tattım, baktım korkunç tatsız; yemem. O yemek alıp verme geleneğinden de çekerdim kendimi.
0
lüzumsuz adam
(18.04.23)
Allah muhtaç etmesin. açlıktan ölmedikçe komşunun getirdiği hiçbir şeyi yemem.
0
ya ben lan neyse
(18.04.23)
Komşu var komşu var.

Bir dönem karşı dairemizde Iraklı mülteci bir aile yaşıyordu, hayatımda yediğim en güzel etli dolmalar o evde pişti.
35 yıllık komşumuz var, iki ev arasında sürekli yemek gider gelirdi, sevdiğim bir şeyse yerdim.
Apartmanda bir hoarder komşu var, baya çöp ev, o kadın paketli bisküvi getirse çöpe atarım.

Bunların hepsi ailemin milyon yıldır yaşadığı apartman. Son 6-7 yıldır komşuluk ilişkim yok kimseyle. Bir ara bir komşuyla "tabağı boş göndermeme" döngüsüne girmiştik, oradan taşındık da kurtuldum.
0
kobuzchu kiz
(18.04.23)
Komşuya bağlı. Yemeğe değil. Yemek seçmem.
0
gabe h coud
(18.04.23)
restoranlardan daha temiz daha özenlidir herhalde evde yapılanlar… benim komşular bazen helva/aşure/meyve falan dağıtıyorlar ve yiyorum ama kendilerinin yaptıklarından şüpheliyim zaten. annem de yardımcısına yaptırıyor, güvenle yiyorum ahsjs. ama soruyu direkt gördüğümde yemem diye düşünmüştüm, bilmiyorum ikram edilen yiyeceğin görünüşüne göre değişir.

ben asıl iş yerinde getirilen çayları/kahveleri içmek istemezdim :/ en kötüsünü düşünüyorum.

güvenmek zorundayız ahdksl.
0
deartheodosia
(19.04.23)
yemeğin görünüşüne göre karar veririm.
0
vizivozo
(19.04.23)
ben %90 gomer gecerim, yemek fark etmez.
karim &90 cope atar, yemek fark etmez.
ikimizde evdeysek %90 cope atip atmama konusunda kavga cikar.
0
cooperr
(19.04.23)
Komşuya ya da iş arkadaşına bağlı. Orayı geçtikten sonra da getirdiği yemeğe bağlı. Takıntılı değilim ama hijyenin H'si yok çoğu insanda. Sushi yemem mesela. Elin çok fazla dahil olduğu yemeklerin çoğunda kişi tabanlı eleme kriterim daha sıkı.
0
nawar
(19.04.23)
Allah muhtaç etmesin +1
Çok üzülerek çöpe dökerim maalesef yiyemiyorum hiç bir şekilde. Ama bundan dolayı epey üzülüp vicdan azabı çekerim umarım Allah affeder :(
0
Gradient_tabanlı_mor
(19.04.23)
suşi falansa yok yemem çöpe atarım
ama yediğim sevdiğim bir şeyse tadarım yerim.
0
basond
(19.04.23)
Kesinlikle yemem, annem de bilir teklif dahi etmez. Bir eve girdiğinde o evde yaşayan insanların rutinlerine bağlı olarak, sadece o eve özel karakteristik bir koku olur. Yemekte de bunun tat versiyonu var. Ve ben o tadı almak istemiyorum. Restaurantlar ticari amaç güttüğü için neredeyse hep aynı lezzet var, en fazla sosla değiştirebiliyorlar bunu. Sadece sosun farklı olduğu yer beni bozmaz. Yemeği yedikten sonra kullanılan trans yağın akşam saat kaç gibi midemi ekşitmeye başlayacağını bile kestirebiliyorum, o kadar fabrikasyon bir durum var yani. Ama komşu yemeği... ı-ıh. Teyzemin yemeklerinde bu hissi bir tık az yaşıyorum mesela. Yine çok farklı. Uzaydan gelmiş gibi. Ama bozmuyor. Aidiyet duygusuyla doğru orantılı bu rahat yiyebilme olayı.
0
onemoremile
(19.04.23)
Disardan yemek yiyen biriysem komsunun getirdigini hayli hayli yerim. (Normal bi komsudan bahsediyorum, veya ev arkadasi vs.). Uzun yillardir yurtdisindayim, envai cesit yemek paylasiminda bulundum hic sikinti olmadi.

Hijyen takintim varsa dunyanin hicbir yerinde disardan da yemek yemem. Asil olay orada donuyor cunku.

Kiyaslayinca biri ev ortaminda paylasmak uzere ozenerek yapilmis yemek, digeri asgari ucretle calisan birinin umursamadan yaptigi, kar pesindeki isletmenin muhtemelen tarihi gecmis ucuz urunleri kullandigi bi isletme.
0
icim urperiyor
(19.04.23)
O kadar hijyen takıntım yok. Geçen komşu irmik tatlısı getirmişti yedik çok da lezzetliydi. Ofiste çalışırken kimi kek yapıp getirirdi sorgulamadan yerdik.

Ev ortamında hazırlanan ürünlerin restorantlarda/pastanelerde ne şartlarda ve hangi malzemeler ile yapıldığını bilmediğimiz tatlılardan veya ikramlardan (genel olarak) daha hijyenik olduğunu düşünüyorum.

Sushi özelinde normalde de yemediğim bir ürün olduğundan yemezdim. :)
0
Lethe
(19.04.23)
Valla yediğim en güzel yemekleri karşı komşum yapıyordu. Güzelse yerim yani. Güzel değilse bi bahaneyle ayağını keserim.

Sushi yemem ama genel o, komşuya özgü bişey değil.
0
plutongezegendegilmi
(19.04.23)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.